Pasifik Okyanusu’nda yer alan Mikronezya ve Nauru Federal Devletleri dünya üzerinde Türk ürünlerinin girmediği son iki pazar...

Pasifik Okyanusu’nda yer alan Mikronezya ve Nauru Federal Devletleri dünya üzerinde Türk ürünlerinin girmediği son iki pazar olarak öne çıkıyor. Oldukça küçük nüfusa ve yüzölçümüne sahip bu iki ayrı ada ülkesine de ihracat gerçekleştirilmesi için çalışmalara başlandı.Türk ihracatçılarının 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedefiyle Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına yükseltme yolundaki çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. Bugün itibarıyla 241 gümrük bölgesine ihracat gerçekleştiren Türkiye’nin, halihazırda ürün satmadığı iki ülke bulunuyor. Türkiye, Pasifik Okyanusu’nda yer alan Mikronezya ve Nauru adlı iki küçük ada ülkesine de ihracat ger - çekleştirdiği takdirde, dünya üzerine Türk ürünlerinin girmediği hiçbir pazar kalmayacak.

NAURU: PASİFİK’TE KÜÇÜK BİR ADA
Batı Pasifik’te bir mercan adası olan Nauru Cumhuriyeti, dünyanın en küçük ülkelerinden biridir. 1947 yılında Birleşmiş Milletler’in vesayeti altında Avustralya idaresine verilen Nauru, 31 Ocak 1968 tarihinde bağımsızlığına kavuşur ve 1 Mayıs 1999 tarihinde de
dünyanın en küçük ada cumhuriyeti olarak BM üyesi olur. Nüfusu tahmini 12 bin olan ülkenin yüzölçümü 21 kilometrekaredir.Doğu kıyısında Yeni Gine’nin yer aldığı Nauru’nun, kıyı şeridi boyunca kumsallar ve tarıma elverişli topraklar bulunur. Ada halkı tropikal meyveler Hindistan cevizi ve sebze yetiştirir. Ada nüfusunun yüzde 58’i Naurulular, yüzde 26’sını diğer Pasifikliler, yüzde 8’ini Çinliler ve yine yüzde 8’ini Avrupalılar oluşturur. Ülkeyle aynı ada sahip başkentin dışında Nauru; Aiwo, Anabar, Anetan, Anibare, Baiti, Boe, Buada, Denigomodu, Ewa, Ijuw, Meneng, Nibok, Uaboe, Yaren adıyla 14 idari bölgeye sahiptir. Ülkenin parlamentosu 18 milletvekilinden oluşur ve seçimler üç yılda bir yapılır. Devlet Başkanı da parlamento içinden seçilerek üç yıl süreyle görev yapar.

NAURU’NUN EKONOMİK YAPISI VE TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ
Resmi para birimi olarak Avustralya Doları’nı kullanan ülkenin ekonomisi, tek ihraç maddesi olan fosfata dayanır. Devlet gelirinin çok büyük bir bölümü ve ihracat gelirinin de tamamı fosfattan sağlanır. Nauru toprakların  yaklaşık yüzde 80’i fosfat yatağıdır. Tarımsal faaliyetler küçük çaptaki tropikal meyve ve sebze üretimiyle sınırlıdır. Ülkede ilk üretim faaliyeti 1907 yılında Alman-İngiliz konsorsiyumu olan Pasifik Fosfat Şirketi’nin kurulmasıyla başlar. Birincil fosfat yataklarının tükenmesinden sonra, ikincil rezervlerin işlenmesine 2006’da başlayan Nauru’da bu yatakların da 30 yıl içinde tükenmesi bekleniyor. Ülkenin bir diğer gelir kaynağı da; Çin, Japonya, Güney Kore, ABD ve Tayvan’a verdiği balıkçılık lisansları oluşturur. Neredeyse bütün ihtiyaç maddelerinin ithal edildiği ülkenin kalkınma sorunları mevcuttur. Toplam kamu borcunun GSYİH’nin 20 katına ulaştığı Nauru’da hükümet, bir borç yönetim stratejisi geliştirerek uygulama yönünde adım attı. Türkiye ile Nauru arasında son yıllarda çeşitli düzeylerde temaslar yoğunlaşmaya başladı. Karşılıklı mukim büyükelçilikler bulunmamakta olup Türkiyenin Kanberra Büyükelçiliği Nauru’ya akreditedir. Ülkemiz, özellikle altyapı ve kalkınma projelerine destek olmak üzere Nauru’ya çeşitli yardımlarda bulunur.

607 ADANIN OLUŞTURUDUĞU DEVLET: MİKRONEZYA
Okyanusya bölgesinde yer alan Mikronezya Federal Devletleri, Kuzey Pasifik Okyanusu’nda Hawaii ile Endonezya arasında yer alan bir grup adadan oluşur. Ülkenin yüzölçümü 702 kilometrekaredir. Nüfus açısından dünya sıralamasında 192. sırada yer alan Mikronezya’nın nüfusu 110 bin civarındadır. Toplam 607 adadan; Yap,Chuuk,Pohnpei ve Kosrae adlı dört tanesi kurucu ada grubu olarak anılır. Bu dört kurucu ada Mikronezya Federal Devletleri bayrağı üzerindeki birer yıldızla temsil edilir. Mikronezya’nın başkenti Pohnpei’deki Palikir şehridir ve hükümet binaları da Palikir’de yer alır. Ülkenin en büyük şehri ise Chuuk adasındaki Weno’dur. Devletin yedi tane resmi dili vardır. Bunlar; İngilizce, Ulithian, Woleaian, Yapese, Pohnpeian, Kosraean ve Chuukese’dir. Bu dillerin dışında adalarda başka diller de konuşuluyor. Birleşmiş Milletler kayyumu altındaki ve Amerika Birleşik Devletleri Yönetimi’ndeki Mikronezya Federal Devletleri’ne 1979 yılında anayasa yapma hakkı verildi. 1986 senesinde Amerika Birleşik Devletleri ile yapılan sıkılaştırılmış serbestlik antlaşmasıyla da devlet bağımsızlığını kazandı. İki devlet arasındaki imzalanan bu sıkılaştırılmış serbest sözleşme 2004 yılında tekrar yenilendi.

ÜLKE EKONOMİSİ TARIM VE BALIKÇILIĞA DAYALI 

Mikronezya ekonomisi genel olarak tarım ve balıkçılığa dayanır. Ülkede, mineral kaynaklarının çok fazla olduğu söylenemez fakat yüksek kalitede fosfat çıkarılır. Mikronezya Federal Devletleri’ni oluşturan adaların turizm sektörü açısından potansiyeli yüksek olmasına rağmen, mevcut potansiyeli destekleyecek yeterli tesis ve imkan bulunmaması nedeniyle turizm sektörünün gelişim gösterdiği söylenemez. Amerika Birleşik Devletleri ile imzalanan  serbestlik anlaşması çerçevesinde ülkeye, 1986-2001 seneleri arasında yaklaşık 1,3 milyar dolarlık ekonomik yardım sağlanır fakat sağlanan ekonomik destek daha sonradan azaltılır. Mikronezya’da GSYİH 2008 yılı itibarıyla 238,1 milyon dolar olarak gerçekleşirken bu değer ülkeyi dünya sıralamasında 214. sıraya yerleştirmiştir. Kişi başı milli gelirin 2 bin 200 dolar olduğu Mikronezya’da işsizlik oranı yüzde 22 gibi oldukça yüksek bir rakama işaret eder. Mikronezya’da devlet gelirlerinin tutarı 166 milyon dolar, devlet harcamalarının tutarıysa 152,7 milyon dolardır. Uluslararası para birimi olarak Amerikan Doları’nın kullanıldığı Mikronezya’da; yiyecek, üretim malzemeleri, makine-ekipman ve içecek ülkenin temel ithalat kalemleri arasında bulunur.