Türk tıbbi cihazlar sektöründe faaliyet gösteren farklı alanlarda uzmanlaşmış firmaları SADER bünyesinde ...
Türk tıbbi cihazlar sektöründe faaliyet gösteren farklı alanlarda uzmanlaşmış firmaları SADER bünyesinde buluşturduklarını ifade eden Yönetim kurulu Başkanı engin arel; yerli üretimi geliştirmek ve sektörü hedeflerine ulaştırmak için çalışmalarının sürdüğünü söyledi.Makine Sanayii Sektör Platformu (MSSP) üyesi dernek, birlik ve diğer sektörel kurumları tanıtarak yönetim kurulu başkanlarından; dernek faaliyetleri ve sektörün gelecek hedefleriyle ilgili bilgi almaya devam ediyoruz. Bu sayımızda Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği (SADER) Yönetim Kurulu Başkanı Engin Arel sorularımızı yanıtladı.
Sağlık Gereçleri Üreticileri ve Temsilcileri Derneği’nin (SADER) üye yapısı ve çalışmalarıyla ilgili bilgi verir misiniz?
SADER 1993 yılında kuruldu. 65 üyesi olan SADER; her türlü tıbbi malzeme, cihaz ile ekipmanın ithalat, imalat, mümessillik, bakım, onarım, toptan ve perakende satışı konusunda faaliyet gösteren kişi veya firmaların üye olabileceği, sektörün yüzde 85’ini temsil eden bir sivil toplum örgütüdür. SADER üyelerinin yüzde 60’ı ithalat, yüzde 40’ı ise üretim yapıyor. Üyelerimiz 700’ün üzerinde bayi ağına, üç binin üzerinde çalışana, 300 milyon dolarlık ihracata ve 200’ün üzerinde yurt dışı firma temsilciliğine sahiptir. Eğitim, sağlık ve çeşitli sosyal konularda doğrudan ya da ilgili kuruluşlara destek olarak, sektörümüze yararlı olmaya çalıyoruz. Sektörümüzün ihracatını artırmak için yurt içi ve yurt dışı ihtisas fuarlarına üyelerimizin katılımlarını destekleyici organizasyonları gerçekleştiriyoruz. Sektörü ilgilendiren mevzuatları takip ediyor, sosyal, kültürel ve teknolojik gelişimleri üyelerimizle paylaşıyoruz. Sektöre hizmet veren ihtisas sahibi firmaları bir araya getirerek fikir alışverişinde bulunmalarını sağlıyoruz. SADER, üstlendiği sosyal sorumluluk projeleri ve yürütmekte olduğu çalışmalarla tıbbi cihazlar sektörünü en iyi şekilde temsil ediyor ve sektörel dernek olmanın gereklerini yerine getiriyor. Derneğimiz; Türkiye’de 20 yıldır düzenlenen EKSPOMED ve 10 yıldır aralıksız gerçekleştirilen İzmir Tıp Fuarı’nı destekliyor. Ayrıca her yıl kasım ayında Almanya’da gerçekleştirilen MEDICA Fuarı’nda da Türk firmaların yanında yerimizi alıyoruz. Üyelerimizin ticari faaliyetlerine katkıda bulunmak amacıyla Türkiye’nin ABD, Avustralya, Slovenya, Almanya, Rusya, Brezilya, Irak, İspanya büyükelçilikleri ve ticari ataşelikleriyle işbirliği imkanlarının artırılmasına yönelik görüşmelerde bulunduk. Yine bu doğrultuda, İspanya Sağlık Gereçleri Teknolojisi Firmaları Federasyonu (FENIN) ve Brezilya Sağlık Gereçleri Üreticileri Birliği (ABIMO) yetkilileri ile bir araya geldik. Sağlık Bakanlığı Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen tüm organizasyonlarda yer alarak, çeşitli ülkelerin Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle SADER üyelerini buluşturuyoruz. Bunun dışında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Kamu İhale Kurumu ile Rekabet Kurumu gibi kurum ve kuruluşlarla yakın bir işbirliği içindeyiz.
Sektörünüzün üretim ve ihracat yapısıyla derneğinizin bu yöndeki çalışmalarını aktarır mısınız?
Üyelerimizin ticari hacimlerini artırmanın yanı sıra, AB’ye uyum sürecinde, firmalarımızın zorlanmadan sisteme dahil olmalarına yönelik; teknoloji, yatırım, mevzuat gibi konularda bilgilendirilmelerini ve yürürlükteki kanunların bu yönde revize edilmesini amaçlıyoruz. AB’nin MEDA projelerinden üyelerimizi haberdar ediyoruz. Yürüttüğümüz uluslararası faaliyetlerin, sadece AB uygulamalarını kapsamamasına, küresel rekabete de hazırlayıcı olmasına özen gösteriyoruz. Üyelerimizin; hedef pazar olan ülkeler hakkında bilgi edinebilmelerini, TOBB, ATO, İTO, ASO, Dış Ticaret Müsteşarlıkları ile bakanlık ve elçiliklerde düzenlenen toplantılara katılımlarını organize ediyoruz. Dünyada sektör ile ilgili tüm fuar ve etkinliklerden haberdar olmalarını, yurt dışı fuarlara özel koşullarda katılmalarını sağlıyoruz. İşbirliği, ürün, ithalat ve ihracat taleplerini üye firmalarımızın ilgili birimleriyle paylaşıyoruz. Üyelerimizi resmi ve özel kuruluşlardan derneğe iletilen duyurulardan, yerli ve yabancı yayın organlarında sektörle ilgili çıkan önemli gelişmelerden haberdar ediyoruz.
Sektörünüzün temel sorunları nelerdir? Sorunların çözümü noktasında kimlere, ne tür görevler düşüyor?
Firmalarımızın yaşadığı ağır fiyat baskısı sektörümüzün en temel sorunudur. Tek ana alıcı devlet kurumları olduğu için belirlediği fiyatlar kalitesiz ürünlerin ülkeye ve hastanelere girmesini neden oluyor. Fiyat baskısı karşısında yerli üretici kaliteli ürünleriyle piyasada beklentilerine cevap bulamıyor. İthal edilen tıbbi cihazlarda ruhsatlandırma sürecinin başlatılmasını zorunluluk olarak görüyoruz. Çünkü ülkelerinde dahi satılmasına izin verilmeyen Çin malı ürünler Türkiye’ye rahatça giriyor ve hasta sağlığını tehdit ediyor. Türkiye’ye yurt dışından ürün girişlerinin belli prosedürlere bağlı olması ve bize özel ruhsat belgesi yaratılıp,bu ruhsatı alabilen ürünlerin ülke pazarına girebilmesi gerekiyor.İç piyasadaki düşük fiyatlar üreticiyi ihracata yöneltiyor. Firmalarımız kaliteden ödün vermeden üretim yaparken, hem küresel rakiplerle hem de uluslararası pazardaki rakiplerinin ileri teknoloji altyapısıyla mücadele ediyor. İhracatı çoğunlukla kendi çabasıyla gerçekleştirmeye çalışan üreticilerimizin devletten bu yönde bir destek alabildiğini söylemek zor. Üretimde tecrübeli personel eksikliği, Ar-Ge yatırımlarının istenilen düzeylere ulaşamaması ve tamamlayıcı küme tarzı üretim yapılanmalarının hayata geçirilememesi; tıbbi cihaz sektöründe yerli yatırımın gelişimini olumsuz yönde etkiliyor. Yerli üretimin artırılması için meslek okullarının yeniden yapılandırılması, üniversitelerde biyomedikal teknolojilere önem verilmesi ve satın alımlarda yerli üreticilere pozitif ayrımcılık yapılması gerekiyor. Birçok ülkede olduğu gibi yurt dışından gelen tüm tıbbi cihazlar denetlenmeli, ruhsatlandırma sistemi oluşturulmalıdır. CE belgeli her ürün ülkemize rahatça girememelidir. Yerli üreticilerin başarılı olması devlet kurumlarının sağlayacağı desteklere bağlıdır.
Üyelerinizin katıldığı uluslararası ihtisas fuarları hangileridir?
Sektörümüzde faaliyet gösteren firmalar; MEDICA, Arab Health ve Dubai İhtisas Fuarları’na katılıyor. Biz bu noktada sektörel fuarlarda yer alan üreticilere yönelik katkıların artırılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Üretici firmaların boy gösterdiği bu tip uluslararası organizasyonların, devlet kurumları tarafından desteklenmesi son derece önemlidir.
Yeni teşvik sistemi ve üniversitesanayi işbirliğinin sağlanmasına yönelik çalışmaları nasıl buluyorsunuz?
Ar-Ge projeleri için sağlanan TEYDEB katkılarını olumlu buluyoruz. Üniversiteler ile sanayi kuruluşlarının gerçekleştirdiği ortak projelerin daha fazla desteklenmesi gerekiyor. Sağlık sektöründe ürün geliştirme süreçlerinin uzunluğu dikkate alınarak proje sürelerinin de uzun tutulması sağlanmalıdır. Kümelenmenin sağlandığı organize sanayi bölgeleri oluşturulmalı, bu bölgelerin içinde; hastane, üniversite gibi yapıların da bulunması sağlanmalı, yurt dışında başarılı örnekleri olan “medikal vadiler” kurulmalıdır.