ULUSLARARASI DANIŞMANLIK ŞİRKETİ KEARNEY, SALGIN SONRASINDA KÜRESEL DEĞER ZİNCİRİNİN KISALMASI VE ÇEŞİTLENMESİNİN TÜRK DEMİR-ÇELİK ŞİRKETLERİ İÇİN BÜYÜK FIRSATLAR DOĞURDUĞUNU BİLDİRİYOR. KEARNEY, TÜRK ŞİRKETLERİNE, FIRSATLARI GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN YÜKSEK KATMA DEĞERLİ SON TÜKETİCİ ÜRÜNLERİNİN ÜRETİMİNE ODAKLANMALARI, HAM MADDE KALİTESİ İLE VERİMLİLİĞİ ARTTIRMALARI VE ÜRETİMDE GERİ DÖNÜŞÜMLÜ UYGULAMALARA YATIRIM YAPMALARINI ÖNERİYOR.
Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney, “Türkiye’yi Geleceğin Küresel Değer Zincirlerinde Konumlandırmak” başlıklı raporunda, salgın etkisiyle dünyada yükselen iki önemli trende dikkat çekiyor: Tedarik zincirlerinin kısalması ve tedarikçilerin çeşitlendirilmesi. Bu iki eğilimin küresel değer zincirini değiştirdiğini bildiren Kearney, bu değişimden en çok fayda sağlayacak ülkelerin başında ise Türkiye’nin geldiğini söylüyor. Türk demir-çelik şirketlerinin bu eğilimlerden güç alarak ABD, AB ve İngiltere pazarlarında rakiplerine karşı üstünlük sağlayabileceğini vurgulayan Kearney, atılması gereken adımları üç ana başlık altında incelemiş: Yüksek katma değerli son tüketici ürünlerinin üretimine odaklanmak, ham madde kalitesi ile verimliliği arttırmak ve üretimde geri dönüşümlü uygulamalara yatırım yapmak. Kearney Direktörü Onur Okutur, yüksek teknolojili imalata odaklanmanın demir-çelik sektörü için önem taşıdığını belirterek, “Türk şirketleri üretim kalitelerini arttırarak ve savunma sanayisi gibi 
yüksek katma değerli sektörlere yönelik üretime odaklanarak uluslararası pazarlarda güçlü kazanımlar elde edebilir” derken, Türkiye’nin demir-çelik sektöründe yakın coğrafyalardaki son kullanıcı pazarlarına odaklanan bir dağıtım merkezi olarak konumlanabileceğinin de altını çiziyor.
DEMİR-ÇELİK SEKTÖRÜ İÇİN STRATEJİ ÖNERİLERİ
Raporda, ABD, AB ve İngiltere ile Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarlarındaki fırsatlar ayrı ayrı incelenmiş. Kearney, Çin ve Güney Kore’nin ABD’ye gerçekleştirdiği yaklaşık 36 milyar dolarlık demir-çelik ihracatının, kısalan tedarik zincirlerinin etkisiyle azalacağını öngörürken, “Bu hacimden Türkiye’nin payına yalnızca yüzde 1’lik (360 milyon dolarlık) bir geçiş bile ABD’ye demir-çelik ihracatında yaklaşık yüzde 30’luk artışa sebep olacaktır” değerlendirmesinde bulunuyor. Raporda ayrıca, Ankara’nın Washington ile düşük veya sabit oranlı gümrük vergisi müzakerelerini sürdürmesinin de ABD pazarındaki fiyat rekabetinde Türk şirketlerine destek sağlayacağı ifade ediliyor. Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney, Türkiye’nin AB ve İngiltere demir-çelik pazarında 12 milyar dolarlık ihracat hacmiyle güçlü bir pozisyona sahip olduğunun da altını çizerken, strateji olarak Hindistan’ın bu bölgeye yaptığı 6 milyar dolarlık ihracattan pay alınması önerisinde de bulunuyor. Kearney’in incelediği bir başka bölge, Orta Doğu ve Kuzey Afrika pazarları. Raporda aktarılan verilere göre, Türkiye'nin bu bölgeye demir-çelik ihracatı 5 milyar dolarla sınırlı. Buna karşılık Çin, Hindistan ve Güney Kore bu bölgeye 16 milyar dolarlık demir-çelik ihracatı gerçekleştiriyor. Kearney, Türkiye’nin bu pazardaki payının düşüklüğünün aslında önemli bir sıçrama potansiyeline işaret ettiğini vurguluyor.
SATIN ALMA, ÜRETİM VE SATIŞ-LOJİSTİKTE ÖNE ÇIKAN TRENDLER
Raporda, salgının küresel değer zincirinde hangi değişimlere yol açtığı da aşama aşama incelenmiş. Buna göre Kearney, satın almada üç trendin öne çıkmasını bekliyor: Çoklu tedarik, eklemeli üretim ve tedarik zincirlerinde görünürlüğün artması. Üretimde öne çıkması beklenen eğilimler ise yerelleşme, üretimi yakın coğrafyaya taşıma ve otomasyon. Son ürün üretimi ve entegrasyonu aşamasında etkili olan eğilimlerse ürünlerin pazara çıkma süresinin kısalması, sadeleştirilmiş ürün tasarımı ve modüler ürün tasarımı olarak açıklanıyor. Yine, satış ve lojistik tarafında ise dijitalleşmenin hız kazanması ve teslimat teknolojilerinin öne çıkması öngörülüyor. Kearney, son tüketicideki değişimi ise dört başlık altında incelemiş: Dijital iş gücü, dijital tüketici, sanal etkileşim ve çevre bilincinin artması.
UZUN YILLARA DAYANAN KÜRESEL DENEYİM
Tedarik zinciri yönetimi alanında dünyanın çeşitli yerlerinde kanıtlanmış bir uzmanlığa sahip olan Kearney, Türkiye’nin değişen küresel değer zincirinde başarılı olmasını sağlayacak yol haritası üzerinde de çalışmalarına devam ediyor. Üretimin geleceği ve dijital dönüşüm ile dijital tüketim eğilimleri alanlarında derin bilgi birikimi bulunan uluslararası danışmanlık şirketi, on yıllara uzanan bir tecrübeye de sahip bulunuyor. Dünya Ekonomik Forumu, Küresel İş İdaresi Konseyi (Global Business Policy Council), Küresel Rekabet Konseyi Federasyonu (Global Federation of Competitiveness Council), Küresel İnovasyon Endeksi gibi uluslararası kurumlarla iş birliği yapan Kearney, İstanbul ofisini geçtiğimiz yıl yeniden açarak Türkiye’deki paydaşlarına yakından destek vermeye başlamıştı.
