Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği’nin (POMSAD) 10’uncu Olağan Genel Kurulu 21 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi. Seçimli Genel Kurulda Kutlu Karavelioğlu başkanlığındaki...
Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği’nin (POMSAD) 10’uncu Olağan Genel Kurulu 21 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirildi. Seçimli Genel Kurulda Kutlu Karavelioğlu başkanlığındaki yönetim, genç kuşaklarla güçlendirildi.
Kutlu Karavelioğlu açılış konuşmasında POMSAD’ın bir sivil örgüt, endüstriyel bir dernek sıfatıyla 20 yılı geride bırakmasının oldukça önemli olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi: “Geride bıraktığımız bu süre içerisinde ortak bir kültür, bir POMSAD kültürü oluşturabildik. Tamamladığımız iki yıllık dönemde önemli, endüstri tarihimize geçen bazı başarılarımız oldu. Bunlardan ilki Avrupa Pompa İmalatçıları Derneği’nin (Europump, 17 ülke dernekli AB Federasyonu) başkanlığını üstlenmemizdir. 2015 Mayıs’ında İtalyan başkandan devraldığımız görev, 2017 Mayıs’ında Bodrum’da düzenleyeceğimiz Genel Kurul’da, Hollandalı başkan yardımcımıza teslim edilecektir. CEIR başkanlığından sonar Europump başkanlığını da yapan POMSAD, bu başarıyı daha evvel yakalayabilmiş olan Fransızların Profluid’i, Almanların VDMA’sı kadar saygın ve etkin bir duruma gelmiştir. 2002 yılında kurucuları arasında yer aldığımız Makine İhracatçıları Birliği (MAİB), 2007 yılında Makine Tanıtım Grubu (MTG), Makine Sanayii Sektör Platformu (MSSP) ve sonrasında ise 2014 yılı Kasım’ında hayata geçen 17 dernekli Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu’nun (MAKFED) kurucu başkanlığı, POMSAD’ın kendi sektörünün menfaatlerini makine sanayisinin, ülkenin menfaatlerinden ayrı görmediğinin kanıtı, bilgi ve tecrübesiyle yükseldiği seviyenin göstergesidir. Avrupa makine-elektronik ve metal sektörlerinin sözcüsü ORGALIME’de hem Europump’ı hem de MAKFED’i temsil etmek de yine Derneğimizin yetkinliğinin bir ifadesidir.”
“EKO TASARIM MEVZUATI KÜRESELLEŞİYOR”
Pompa ve vana sektörünün mevcut yapısıyla ilgili de bilgi veren Karavelioğlu, “Endüstriyel ve ticari bütün sınıflandırma ve kodlama sistemleri, pompa vana ve armatürleri makine kabul ediyor. Bizim ürünlerimiz hem kendi başlarına makineler hem de diğer makine veya sistemlerin önemli unsurları. Kullanılmadıkları alan, sektör, mevsim yok. Herkes müşterimiz. 2 trilyon dolar makine ihracatı içinde de yüzde 8 kadar payları var. Dolayısıyla en çok enerji tüketen makineler de bizimkiler. Sorumluluğumuz büyük ve en ağır tedbirler bize yönelik. 10 yıldır takip ettiğimiz eko tasarım mevzuatı once AB direktifi oldu, şimdi küreselleşiyor. Türkiye’ye geleli de bir hayli zaman oldu. Bu konuda çok ya - tırım yaptık. Mevzuatın takibindeki esneme en çok bize zarar verecektir. Siyaseten bir geçiş dönemi öngörüldü; hazır olmayanlarımızın bu süreyi iyi değerlendirmesi gerekiyor” dedi.
“SEKTÖRDEKİ REKABET HİÇ OLMADIĞI KADAR AGRESİF VE KURAL TANIMAZ”
Konuşmasının sonunda sektörün dünya ve Türkiye’deki ekonomik göstergelerini değerlendiren Karavelioğlu, “Eylül 2014 toplantımızın ardından hiç kolay olmayan iki yıl geçirdik. 2014’ten 2015’e dünya mal ticareti 18,9 trilyon dolardan 16,3 trilyon dolara (yüzde 14), dünya makine ticareti 2,1 trilyon dolardan 1,9 trilyon dolara (yüzde 10), Türkiye’nin toplam ihracatı 158 milyar dolardan 144 milyar dolara (yüzde 9), makine ihracatı da 13,6 milyar dolardan 12,3milyar dolara (yüzde 9) düştü. Dünya büyümüyor; yatırım yapamıyor, eskisi kadar tüketemiyor ve dolayısıyla üretemiyor. Ölçekler küçüldü, işletmeler daha verimsiz, daha masraflı hatta kârsız hale geldi. Rekabet hiç olmadığı kadar agresif ve kural tanımaz halde. Gelişmiş ülkeler tarife dışı engellerle sanayicilerini koruma gayreti içinde. Bizim bu küresel gidişe ilave risklerimiz var; malum.
“SEKTÖREL ÖRGÜTLERİ TASARRUF KALEMİ GÖRMEK BÜYÜK YANLIŞ OLUR”
2015’te dünya pompa ihracatı yüzde 12 düşerken (67’den 59 milyar dolara), dünya vana- armatür ihracatı yüzde 9 düştü (91 milyar dolardan 83 milyar dolara)” diyerek bu olumsuz tablonun bütün dünyada en derinden etkilediği kurumların sivil örgütleri olduğunu belirtti. Oysa bir ülke, bir siyasi ya da ekonomik bölge sektörünün gücünü ortaya koyan oluşumun dernek veya federasyonlar olduğunu ifade eden Karavelioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunların sermayesi sadece sektör uzmanlarının bilgi ve tecrübeleri, üyelerinin destekleridir. Gelirlerinde iki yılda yüzde 15-20 arası gerileme olan hemen tüm endüstri dalları tasarrufu gönüllü iştiraklerinden başlatıyor. Endüstri, içinde bulunduğu bütün güçlüklere ragmen fikri ve maddi katkılarını sürdürmek durumunda olduğunu çok çabuk fark edecektir. Çünkü ileri demokrasi diye işaret edilen ülkelerde rekabet kuralları büyük ölçüde sivil örgütlerin görüşlerine göre şekillenir.” Kutlu Karavelioğlu’nun açılış konuşmasının ardından, 2014-2016 döneminde gerçekleştirilen faaliyetler Genel Kurul katılımcılarıyla paylaşıldı, yönetim ve denetim kurulları oy birliği ile ibra edildiler. Dönemler boyu kesintisiz görev yapan üyelere plaket takdiminden sonra yapılan seçimler yeni yönetim ve denetim kurulları belirlendi.
Yönetimde genç kuşaklara yer açmak üzere görev almayan Başkan Yardımcısı Özden Ertöz (Vansan) ve Üye Ahmet Saraoğlu’nun (Vastaş) yerlerine pompa sektöründen Sinan Özgür (KSB), vana sektöründen ise Hülya Gedik Sadıklar (Gedik) seçildiler. Karavelioğlu, yaptığı teşekkür konuşmasında “Kurucularımızdan Özden Bey ile 2000-2016 arasında, Ahmet Bey ile de 2010-2016 arasında dönemlerce görev yapmak onurunu yaşadım; biri pompa diğeri vana sektörünün duayenlerinden. Bugün POMSAD bir yerlere gelmişse, fedakarca, büyük gönülleriyle sorumluluk üstlenmiş ağabeylerimizin katkıları ile başarmıştır; kendilerinden hep birlikte çok şey öğrendik, minnettarız. Onların genç kuşakların hizmetlerine imkan vermek üzere açtığı yerlere Hülya Hanım ve Sinan Bey’i seçtik. Bu seçim mesleki tecrübeye duyulan saygı yanında iki hususun da göstergesi oldu: biri cinsiyet dengesi konusundaki hassasiyetimizin, diğeri bu ülkeye yatırım yapan herkesi kendimizden bilmenin; kutluyor, başarılar diliyorum” dedi.