Geçmişten bugüne Türkiye’nin önemli bir ticaret ortağı ve dünyanın altıncı büyük ekonomisi...
Geçmişten bugüne Türkiye’nin önemli bir ticaret ortağı ve dünyanın altıncı büyük ekonomisi olan Birleşik Krallık, Türkiye’nin dış ticaret fazlası verdiği gelişmiş ülkelerden biri olma özelliğini koruyor. 2012 yılında 871 milyon dolara yükselen Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yönelik makine ihracatı da her geçen yıl artıyor.
Geçmişten günümüze dünya ticaret yollarının son durağı olan Birleşik Krallık, dünyadaki üretim yapısını kökten değiştiren sanayileşme hareketlerinin de öncüsüdür. Kıta Avrupa’sının kuzeybatısında yer alan Britanya Adaları’nın yüzölçümü 244 bin 100 kilometrekaredir. Bu adaların en büyüğünü Büyük Britanya oluştururken ikinci sırada, Büyük Britanya adasının batısında bulunan ve üzerinde Kuzey İrlanda ve İrlanda Cumhuriyeti’nin yer aldığı ada gelir. Ana adanın kuzeyinde bulunan İskoçya’nın batısında ise Hebrides takımada topluluğu yer alır. İskoçya’nın kuzeydoğusunda da Orkney ve Shetland adaları sıralanır. Bütün bu adalar İngiltere’ye bağlıdır. Ancak, İngiltere ile Fransa arasında yer alan Channel Adaları ile İrlanda Denizindeki Isle of Man adası, uluslararası ilişkiler ve güvenlik bakımından Birleşik Krallık’a bağlıdır. Birleşik Krallık’ın 244 bin 100 kilometrekarelik yüzölçümünün 130 bin 400 kilometrekarelik kısmı İngiltere’ye aitken İskoçya 78 bin 800, Galler 20 bin 800 ve Kuzey İrlanda 14 bin 100 kilometrekarelik alanı kapsar. 7,8 milyonluk nüfusla başkenti Londra olan ülkenin diğer önemli şehirleri Birmingham, Leeds, Glasgow ve Sheffield’tır. Ülke topraklarının yaklaşık yüzde 71’lik kısmı ekilmeye müsait alan ve çayırlardan, yüzde 10’luk kısmı ormanlık alanlardan, yüzde 19’luk kısmı ise şehirlerden oluşur. İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan oluşan Birleşik Krallık; meşruti monarşi ve parlamenter demokrasi ile yönetilen bir ülkedir. Anayasa adı altında düzenlenmiş tek bir anayasa metni bulunmazken, bunun yerine ülke; anayasa gücündeki yazılı mevzuat, yıllar itibariyle oluşan içtihatlar, örf ve adet hukuku ile uluslararası sözleşme hükümlerine dayalı olarak yönetilir. Anayasa niteliğindeki anılan mevzuat meclis tarafından çıkarılan yeni kanunlar ve anlaşmalarla değiştirilebilir. 2011 yılı tahminlerine göre Birleşik Krallık’ın nüfusu 62,3 milyon kişidir. Birleşik Krallık’ın kapsadığı ülkelere göre nüfus dağılımı ise; İngiltere (52,2 milyon), İskoçya ( 5,2 milyon), Galler (3 milyon) ve Kuzey İrlanda (1,8 milyon) şeklindedir. 2008 yılı baz alınarak yapılan tahminlere göre 2018 yılında Birleşik Krallığın nüfusu 65,6 milyon kişiye ulaşacaktır. Birleşik Krallık’ta düşük doğum oranları ve artan yaşam beklentisine bağlı olarak ülke nüfusunun giderek yaşlanıyor.
GENEL EKONOMİK DURUMU
Ilıman bir deniz iklimine sahip olan Birleşik Krallık’ta; Kuzey İskoçya’nın dağlık alanları, Galler ve İngiltere’nin bazı kuzey bölgeleri dışında kalan tüm bölge toprakları, tarım ve hayvancılık için elverişlidir. Bununla beraber, Doğu Anglia haricindeki arazilerin engebeli olması, büyük ölçekli geniş tarımsal üretime izin vermez. Birleşik Krallık, zengin petrol, doğal gaz ve kömür kaynakları ile AB içinde en fazla enerji kaynağına sahip ülke konumundadır. 1980’li yıllar boyunca enerji bakımından kendi kendine yeterli olan ülke günümüzde enerji ithal eder durumdadır. Ülkenin diğer mineral kaynakları son derece sınırlıdır. Birleşik Krallık’ta enerji ve temel kimyasalların üretimi için kullanılan doğal kaynaklar, kömür, petrol ve doğalgazdır. 18. yüzyıldan bu yana tam kapasitede üretim yapılmasına rağmen, hala çok zengin kömür rezervleri bulunur. Üretilen elektriğin üçte ikisi de kömür ve doğal gazdan sağlanır. Bununla beraber, Birleşik Krallık’ta yenilenebilir enerji kullanımı konusuna giderek artan bir önem veriliyor. Hükümet, 2001 yılında yüzde 1 düzeyinde bulunan yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerji oranını, 2003 yılı sonu itibarıyla yüzde 5’e, 2010 yılı itibariyle de yüzde 10’a çıkarma konusunda taahhütte bulunmuştur. Birleşik Krallık, AB içinde Almanya ve Fransa’dan sonra üçüncü, dünyada altıncı en büyük ekonomidir. İngiltere ekonomisinde GSYİH’nin yaklaşık üçte ikilik kısmı özel tüketim kaynaklıdır. Diğer pek çok gelişmiş ülkede olduğu gibi Birleşik Krallık’ta da imalat sanayisinin GSYİH’deki payı giderek azalıyor. İmalat sanayisindeki bu durum, kısmen ülkedeki yan sanayi faaliyetlerinin küçülme eğilimini de yansıtıyor. Geçmişte imalat sanayisi firmaları tarafından, kendi çalışanları kullanılarak yürütülen pek çok yan sanayi faaliyeti bugün artık hizmetler sektörü içinde sınıflandırılıyor. Diğer taraftan, bu durum aynı zamanda tekstil gibi geleneksel bazı sanayi sektörlerinin, maliyetlerin düşük olduğu ülkelerden gelen ithal ürünlerle rekabet edemeyerek küçüldüğünün göstergesi olarak da kabul ediliyor. Ayrıca, ihracata yönelik imalat sanayi, 1990’lı yılların sonlarından itibaren güçlü bir döviz kuru ile de baş etmek zorunda kaldı. Diğer taraftan kişiler refah düzeylerinin artışına bağlı olarak gelirlerinin daha büyük kısmını hizmetlere harcamaya başladı. Bu durum da hizmetler sektörünün önemi arttı ve sektör İngiltere GSYİH’sinin yaklaşık dörtte üçünü oluşturur hale geldi. 2011 yılı itibariyle hizmet sektörü ülke GSYİH’sinin yüzde 77,6’sını oluşturuyor. Londra’nın dünya finans sektöründeki geleneksel önemine de bağlı olarak finans sektörü GSYİH’nin yaklaşık yüzde 10’luk, vergi gelirlerinin ise yüzde 11’lik kısmına denk geliyor. Ayrıca finans ve finans sektörüne bağlı olarak gelişen profesyonel hizmetler sektörü iki milyondan fazla kişiye istihdam yaratıyor. Ülkede, GSYİH’nin yaklaşık yüzde 4’ünü oluşturan telekomünikasyon sektörü 90’ların ortalarından itibaren hızla büyüdü. Birleşik Krallık’ta evlerin yeniden yapımı ile ilgili yasal düzenlemeler de inşaat sektörünün GSYİH’deki payını yüzde 6’ya yükseltti.
EKONOMİ POLİTİKALARI
Birleşik Krallık’ta son yıllardaki temel maliye ve para politikaları, hükümetin sürdürülebilir büyüme ve yüksek oranda istihdamın sağlanması amacına yönelik olarak oluşturuldu. Yönetimdeki parti 1997 yılında iktidara geldiği zamandan bu yana ekonomik politikalar ile ilgili olarak iki önemli değişiklik yaptı. Bunlardan biri faiz oranlarının belirlenmesi görevinin hazineden alınarak merkez bankasında oluşturulan para politikası komitesine aktarılmasıdır. Yıllık enflasyon hedefinin belirlenmesi ise halen hükümetin yetkisinde bulunuyor. Maliye politikası açısından ise hükümet 1997 yılında yeni bir çerçeve belirledi. Söz konusu politika geçmiş hükümetin orta dönemli finans stratejisine dayanıyor. Maliye politikasının amacı orta dönemde bütçe dengesinin tutturulmasıdır. Maliye politikasında hükümetin temel aldığı iki önemli kural bulunuyor. Bunlardan ilki; hükümet borçlanmayı cari harcamaları finanse etmek için değil yatırım yapmak için gerçekleştirebilir (altın kural olarak adlandırılır), ikincisi ise; kamu borçlarının GSYİH’ye oranının istikrarlı ve ölçülü olarak gerçekleşmesidir. Maliye politikası kamu harcamaları için üç yıllık kapsamlı harcama değerlendirmesi çıkartılarak tamamlanır. Bunun amacı ise yıllık bütçe görüşmelerinde kamu harcamaları üzerinde hazinenin kontrolünün artmasını sağlamaktır. Diğer taraftan hükümet altın kurala çok fazla sadık kalamadığı için sağlık ve eğitim kalemleri nedeniyle kamu harcamalarının 2000 yılından itibaren hızla artması, kamu finansmanı olumsuz etkiledi. Global krizden dört yıl sonra ülke ekonomisi halen kırılganlığını koruyor. Hükümet birçok alanda mevcut bulunan mali kısıtlamalara rağmen hem ekonomik büyümeyi hem de bütçe açığını azaltmayı hedefliyor. Orta vadede dijital teknoloji, düşük karbon sanayisi ve çevreye uyumlu ulaşım altyapısına yatırım yapılması hedeflerden bazılarıdır. Diğer bir hedef de özel yatırımların, ihracatın ve imalatın artırılması suretiyle ekonomiyi borç ile finanse edilen tüketimden uzaklaştırmaktır.
GELECEĞE YÖNELİK EKONOMİK BEKLENTİLER
Birleşik Krallık’ın ekonomisi 1992’den ekonomik krizin yaşandığı 2008 yılına kadar her çeyrekte büyüme gösterdi. Buna rağmen bu uzun süreçli büyüme dönemi ekonomide makroekonomik açıdan çeşitli dengesizlikler yarattı. Yaşanan kriz nedeniyle 2009 yılında reel büyüme yüzde 4,4 oranında gerçekleşti. Bu oran İngiliz ekonomisinde İkinci Dünya Savaşı’nda bu yana yaşanan en büyük gerilemedir. Diğer taraftan verilen desteklere bağlı olarak ekonomide 2009 yılı sonu itibariyle üretimde istikrar tekrar sağlandı ve ülke ekonomisi resesyondan çıktı. Bankacılık sektörünün halen devlet desteğine ihtiyaç duyması, borçları bulunan tüketicilerin harcama konusunda kontrollü davranmaları, önemli harcama kalemlerinde gerçekleşen kesintiler, vergilerde beklenen artış, Birleşik Krallık’ın ihraç pazarlarında talebin düşük olması gibi nedenlerle ekonomide yaşanan bu iyileşmenin; istikrarın tekrar sağlandığı anlamına gelmediği belirtiliyor. 2011 yılında reel büyüme yüzde 0,7 oranında gerçekleşirken diğer taraftan halen resesyona yönelik belirtiler de devam ediyor. Ekonomideki reel büyüme 2012 yılında yüzde 0,2 ve 2013 yılında ise yüzde 1,2 olarak kaydedildi. Diğer taraftan kamu finansmanında yaşanan sıkıntılar ve borçların yüksekliği nedeniyle yatırımcıların endişelerini giderebilmek amacıyla mali konsolidasyon da oldukça önem taşıyor. Ülke ekonomisinde işsizlik oranının yüksek seyretmesi ve yaşam standartlarında yaşanan gerileme de önemli iki sorun olarak devamlı gündemde yer alıyor. 2013-2016 yılları arasında çeşitli dönemlerde daralma riskine rağmen ekonomideki büyümenin ortalama yıllık yüzde 1,4 oranında gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Euro bölgesindeki gelişmelerin de ülkeyi etkilemeye devam etmesi bekleniyor.
ÜLKEDEKİ ÖNEMLİ SEKTÖRLER
Üretimde yüksek verimlilik ve elverişli iklim koşullarına bağlı olarak Birleşik Krallık’ın tarım sektörü, ülkenin toplam gıda ihtiyacının yaklaşık üçte ikisini karşılıyor. Ormancılık ve balıkçılık sektörleriyle beraber tarım sektörü ülke GSYİH’sinin yüzde1’inden daha az bir kısmını oluşturuyor. Bu sektörde çalışan nüfus ise ülke toplam nüfusunun yüzde 2’si düzeyinde seyrediyor. Bu oran, diğer pek çok gelişmiş ülke ile yüzde 5 olan AB ortalamasından daha düşük bir rakamdır. Tekstil, çelik ve gemi inşası gibi bazı geleneksel sanayilerin önemini giderek yitirdiği İngiltere’de; elektrikli, elektronik ve optik cihazlar, suni sentetik elyaflar ve kimyasal maddeler gibi bazı sektörlerde ülke uluslararası rekabet gücünü koruyor. Dünyanın en büyük iki ilaç firması İngiliz kökenlidir. Ayrıca Birleşik Krallık bioteknoloji alanında dünyada ABD’den sonra ikinci önemli merkez konumundadır. Ülkenin imalat tabanında, kalite standartları ve verimlilik üzerinde yarattığı yayılma etkisi ile doğrudan yabancı yatırımların önemli bir etkisi bulunuyor. Yabancı yatırımlar, özellikle otomotiv sektörü gibi yok olmaya yüz tutan bazı sektörlerde yeniden canlanma yaratarak; Japon, Amerikan ve Fransız firmalarının ülkede imalat tesisleri kurmasına yol açmıştır. Ülkeye yönelen doğrudan yabancı yatırımlar Birleşik Krallık’ı Almanya’dan sonra Avrupa Birliği’nin ikinci en büyük yarı-iletken üreticisi haline getirirken ayrıca bilgisayar yazılım sanayisinin de güçlenmesinin en önemli nedeni oldu. Ülkede faaliyet gösteren bu yabancı yatırımcılar işletmeye yönelik Ar-Ge faaliyetlerine yapılan harcamaların da yaklaşık üçte birlik kısmını gerçekleştiriyor.
Birleşik Krallık, turizm gelirleri bakımından ABD, İspanya, Fransa ve İtalya’nın ardından dünyanın beşinci büyük ülkesidir. Nüfusun 2,1 milyonluk kısmına istihdam sağlayan sektör, ülke GSYİH’sinin de yüzde 5’ini oluşturuyor. New York ve Tokyo ile beraber Londra, dünyanın üç büyük finans merkezinden biridir. Londra; sınır ötesi krediler, uluslararası bono ihracı, döviz ve hisse senedi ticareti ile fon yönetimi de dahil olmak üzere ülke pek çok uluslararası mali piyasalara liderlik yapar. Diğer önemli uluslar arası finans merkezlerinden daha fazla sayıda yabancı banka ve yatırım şirketine ev sahipliği yapan Londra’da ayrıca dünyanın en büyük sigortacılık, spot altın ve denizcilik piyasaları da bulunuyor. Sahip olduğu kurumlar, insan kaynakları ve profesyonel hizmetleri ile Batı Avrupa’nın finans merkezi olan Birleşik Krallık’ın, Avrupa Para Birliği’nin dışında kalma kararı, bu konumu sarsıntıya uğratmadı. Diğer taraftan, Londra Borsası (LSE) New-York ve Tokyo’nun ardından üçüncü en büyük menkul kıymet borsasıdır.
YABANCI YATIRIMLARIN DURUMU
Birleşik Krallık 2010 Dünya Yatırım Raporu’na göre 2009 yılı itibariyle ülkedeki yabancı yatırımlar açısından dünya da üçüncü, AB’nde ise ikinci sırada yer alıyor. Birleşik Krallık yabancı yatırımcılar açısından en liberal ortamlardan birine sahiptir. Sermaye kontrolleri 1979 yılında, diğer AB ülkelerinden en az 10 yıl önce, ortadan kaldırıldı. Hükümetler 80’lerden beri yabancı yatırımları ülkeye çekmeye çalışıyor. Sermaye piyasalarının yapısı yabancı yatırımcıların yerel firmaları devralmalarına uygun şekildedir. Hükümetler de bu tip devralmalarda herhangi bir kısıtlamada bulunmaz. Birleşik Krallık’ın yabancı sermayeye politik yaklaşımını “ekonomik faaliyetin milliyetinden çok yeri önemlidir” şeklinde özetlenebilir. Birleşik Krallık’ta yabancı sermaye önündeki engelleri iki alan belirliyor. Bunlardan biri rekabet politikası, diğeri ise milli güvenliktir. Önümüzdeki dönemde de Birleşik Krallık’ın yabancı sermayeye yaklaşımının ekonomik gerilemeye rağmen yine liberal bir çizgide devam etmesi bekleniyor. ABD kökenli firmalar Birleşik Krallık’taki en büyük yatırımcı konumundadır. AB ülkelerinin de bu ülkedeki yatırımları yıldan yıla artış gösteriyor. Diğer taraftan Birleşik Krallık, Asya kökenli firmalar için sıfırdan yatırımlar açısından önemli bir merkez haline geldi. 2010-2011 yılında Birleşik Krallık’taki yabancı yatırımların yaklaşık yüzde 27’si ABD firmaları tarafından gerçekleştirildi.
TÜRKİYE İLE TİCARET
Geleneksel olarak ülkemizin çok önemli bir ticaret ortağı ve dünyanın altıncı büyük ekonomisi olan Birleşik Krallık, Türkiye’nin dış ticaretinde fazla verdiği ve ihracatını sürekli artırdığı gelişmiş ülkelerden biri olma özelliğini koruyor. Türkiye 2001 yılından beri Birleşik Krallık’a yönelik dış ticaretinde fazla veriyor. 2002 yılında 3 milyar dolar olan ihracatımız 2012 yılında 8 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. 2012 yılı itibarıyla Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticaret hacmi 14,3 milyar dolar değerine yükselirken, bu ülke ile yapılan ticarette verilen fazla, 3 milyar dolar oldu. 2012 yılında Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yaptığı ihracat genel madde grupları itibariyle incelendiğinde, önceki yıllara göre ihracata konu madde gruplarında önemli bir değişiklik olmadığı görülüyor. Birleşik Krallık’a ihracatta genel olarak tekstil ve hazır giyim ürünleri, elektrikli ve elektriksiz makineler, motorlu araçlar ve parçaları, demir çelik ürünleri önemli kalemleri oluşturuyor. AB üyesi olan Birleşik Krallık tarafından, AB üyesi olmayan ülkelere karşı, topluluğun ortak gümrük tarifesi uygulanıyor. Türkiye-AB Gümrük Birliği Anlaşması çerçevesinde, Türkiye’ye karşı sanayi ürünlerinde gümrük vergisi uygulanmıyor. İşlenmiş tarım ürünlerinde tarım payı (miktar üzerinden uygulanan ve ortak tarım politikasından kaynaklanan bir koruma aracıdır) üzerinden ve gümrük birliği kapsamında bulunmayan işlenmemiş tarım ürünleri için ise ortak tarım politikası çerçevesinde tespit edilen spesifik vergiler alınıyor.
BİRLEŞİK KRALLIK’IN MAKİNE İHRACATI 66,5 MİLYAR DOLAR OLDU
Birleşik Krallık’ın makine ihracatı 2012 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2,1 azalarak 66,5 milyar dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 68 milyar dolar seviyesindeydi. Birleşik Krallık en fazla makine ihraç eden ülkeler listesinin sekizinci sırasında yer alıyor. Birleşik Krallık 2012 yılında en fazla ABD’ye makine ihracatı gerçekleştirdi. 2011 yılında ABD’ye 10,5 milyar dolar değerinde makine ihraç ederken bu rakam, 2012 yılında yüzde 6,4 artarak 11,2 milyar dolar seviyesine yükseldi. 2012 yılında Birleşik Krallık’ın en fazla makine ihraç ettiği ikinci ülke Almanya oldu. Söz konusu ülkeye 2012 yılında ihraç edilen makinelerin değeri 6,8 milyar dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında Birleşik Krallık’ın Almanya’ya ihraç ettiği makinelerin değeri 8,2 milyar dolar seviyesindeydi. 2012 yılında Almanya’ya yönelik makine ihracatında yüzde 16,9 oranında azalma gerçekleşti. Birleşik Krallık’ın en fazla makine ihraç ettiği ilk 20 ülke listesinin üçüncü sırasında ise Singapur yer alıyor. 2011 yılında Singapur’a 2,4 milyar dolarlık makine ihraç edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 32,1 artarak 3,2 milyar dolara yükseldi. Birleşik Krallık’ın 2011 yılına göre makine ihracatını en fazla artırdığı ülke yüzde 32,1 ile Singapur oldu. Birleşik Krallık’ın Türkiye’ye yönelik makine ihracatı 2011 yılında 1,1 milyar dolarken bu rakam 2012 yılında, yüzde 17,8 azalarak 900 milyon dolar seviyesine geriledi. Türkiye, Birleşik Krallık’ın en fazla makine ihraç ettiği ülkeler listesinin 22. sırasında bulunuyor. Birleşik Krallık 84. fasılda en fazla turbojetler, turbo-propeller, diğer gaz türbinleri kaleminde ihracat gerçekleştirdi. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 18,9 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında 6,3 artarak 20,1 milyar dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında ise dizel, yarı dizel motorlar (hava basıncı ıle ateşlenen, pistonlu) ürün grubu bulunuyor. Söz konusu kalemde 2012 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 4,1 milyar dolar oldu. 2011 yılında bu rakam 5,1 milyar dolar seviyesindeydi. Dizel, yarı dizel motorlar (hava basıncı ıle ateşlenen, pistonlu) mal grubuna dahil makinelerin ihracatında yüzde 19,1 azalma gerçekleşti. Listenin üçüncü sırasında yer alan tarifenin başka bir yerinde otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri kaleminde 2012 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 3,9 milyar dolar olarak kaydedildi. Birleşik Krallık’ın 2012 yılında, bir önceki yıla göre 19,3 ile ihracatını en fazla artırdığı ürün grubu muslukçu, borucu eşyası-basınç düşürücü, termostatik valf dahil oldu. Söz konusu ürün grubunda 2011 yılında 3,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirilirken, 2012 yılında bu rakam 3,7 milyar dolar değerine yükseldi.
EN ÖNEMLİ MÜŞTERİ ABD
Birleşik Krallık’ın makine ithalatı 2012 yılında bir önceki yıla göre yüzde 0,8 artarak 75,7 milyar dolar oldu. 2011 yılında bu rakam 75,1 milyar dolar seviyesindeydi. 2012 yılı verilerine göre Birleşik Krallık’ın 2012 yılında en fazla makine ithal ettiği ilk 20 ülke listesinin ilk sırasında ABD yer alıyor. 2011 yılında ABD’den 13 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 3,1 artışla 13,4 milyar dolar değerine ulaştı. Birleşik Krallık 2012 yılında listenin ikinci sırasında bulunan Almanya’dan 12,1 milyar dolarlık makine ithal etti. 2011 yılında bu rakam 12,5 milyar dolardı. Birleşik Krallık’ın Almanya’dan gerçekleştirdiği makine ithalatı 2012 yılında yüzde 3,4 oranında azaldı. Birleşik Krallık’ın en fazla makine ithal ettiği ilk 20 ülke listesinin üçüncü sırasında ise Çin bulunuyor. 2011 yılında Çin’den 8,3 milyar dolar değerinde makine ithal eden Birleşik Krallık, 2012 yılında yüzde 14,7 artışla makine ithalatını 9,6 milyar dolar seviyesine yükseltti. Birleşik Krallık’ın 2012 yılında bir önceki yıla oranla makine ithalatını en fazla artırdığı ülke yüzde 14,7 ile Çin oldu. Türkiye, Birleşik Krallık’ın makine ithal ettiği ülkeler listesinin 15. sırasında bulunuyor. 2011 yılında Türkiye Birleşik Krallık’a 900 milyon dolar değerinde makine ihraç ederken bu rakam 2012 yılında, yüzde 0,8 artışla 1 milyar dolar seviyesine yükseldi. Birleşik Krallık 2012 yılında en fazla turbojetler, turbo-propeller, diğer gaz türbinleri kaleminde makine ithal etti. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 13,2 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 13,6 artışla 15 milyar dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri bulunuyor. Birleşik Krallık 2012 yılında söz konusu kalemde 14,3 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. 2011 yılında bu rakam 13,2 milyar dolardı. Birleşik Krallık’ın otomatik bilgi işlem makineleri, üniteleri kaleminde gerçekleştirdiği ithalattaki artış yüzde 8 olarak kaydedildi. En fazla ithalat gerçekleştirilen üçüncü kalem ise içten yanmalı, pistonlu motorların aksam-parçaları oldu. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 3,9 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında, yüzde 6,3 azalarak 3,7 milyar dolar olarak kaydedildi. Birleşik Krallık’ın makine ithalatında en fazla artış yüzde 13,6 ile turbojetler, turbo-propeller, diğer gaz türbinleri kaleminde gerçekleşti.
TÜRKİYE’NİN MAKİNE İHRACATI 2012 YILINDA 871 MİLYON DOLARA YÜKSELDİ
Türkiye’nin 84. fasılda Birleşik Krallık’a gerçekleştirdiği makine ihracatı, 2012 yılında 871,1 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 869,8 milyon dolardı. Birleşik Krallık’a yönelik makine ihracatındaki artış yüzde 0,1 oldu. Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yönelik makine ihracatının ilk sırasında buzdolapları, dondurucular, soğutucular, ısı pompaları ürün grubu yer alıyor. Söz konusu kalemde Birleşik Krallık’a 2011 yılında 270 milyon dolar değerinde makine ihraç edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 8,5 artışla 292 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında bulunan çamaşır yıkama makineleri kaleminde 2012 yılında Birleşik Krallık’a ihraç edilen ürünlerin değeri, bir önceki yıla göre yüzde 6,5 artışla 143,6 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 134,9 milyon dolar seviyesindeydi. Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yönelik makine ihracatında ilk 10 ürün grubu listesinin üçüncü sırasında yıkama, temizleme, kurutma, doldurma vb. işler için makine ve cihazlar yer alıyor. Söz konusu kalemde Birleşik Krallık’a 2011 yılında 69,4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında 17,5 artışla 81,6 milyon dolar seviyesine yükseldi. 2012 yılında Türkiye’nin Birleşik Krallık’a yönelik makine ihracatında en fazla artış yüzde 82,3 ile muslukçu, borucu esyası-basınç düşürücü, termostatik valf dahil kaleminde gerçekleşti. Söz konusu ürün grubunda 2011 yılında 4,8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında 8,7 milyon dolara yükseldi.
İTHALATIMIZ YÜZDE 13 AZALDI
2012 yılında 84. fasıl itibariyle Türkiye’nin Birleşik Krallık’tan makine ithalatının ilk sırasında dizel, yarı dizel motorlar (hava basıncı ile ateşlenen, pistonlu) kalemi bulunuyor. Söz konusu ürün grubunda 2011 yılında 724 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında, yüzde 16,1 azalarak 607,2 milyon dolar olarak kaydedildi. İthalat listesinin ikinci sırasında yer alan dozerler, greyder, skreyper, ekskavatör, küreyici, yükleyici vb. ürün grubunda 2012 yılında 131,1 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirildi. 2011 yılında söz konusu kalemdeki ithalatın değeri 119,2 milyon dolar seviyesinde. Dozerler, greyder, skreyper, ekskavatör, küreyici, yükleyici vb. kaleminde 2012 yılında yaşanan ithalat artışı bir önceki yıla oranla yüzde 9,9 olarak kaydedildi. Türkiye’nin Birleşik Krallık’tan makine ithalatında ilk 10 ürün grubu listesinin üçüncü sırasında alternatif rotatif kıvılcım ateşlemeli, içten yanmalı motorlar yer alıyor. 2011 yılında söz konusu kalemde 79,2 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında yüzde 21,8 azalarak 61,9 milyon dolar oldu. 2012 yılında Türkiye’nin Birleşik Krallık’tan makine ithalatında en fazla artış yüzde 31,5 ile forkliftler; kaldırma, istifleme tertibatlı saryolar kaleminde gerçekleşti. 2011 yılında forkliftler; kaldırma, istifleme tertibatlı saryolar kaleminde 15,2 milyon dolar değerinde ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında 20 milyon dolar olarak kayda geçti. Türkiye’nin 2011 yılında Birleşik Krallık’tan gerçekleştirdiği makine ithalatı 1,4 milyar dolarken bu rakam 2012 yılında yüzde 13,1 azalarak 1,2 milyar dolar seviyesinde kaydedildi.
“HIZLI MAKİNELER TERCİH EDİLİYOR” ABDURRAHMAN KÜÇÜKARAS DURAN MAKİNE GENEL MÜDÜRÜ
“Duran Makina 20 yılı aşkın süredir Omega karton ambalaj katlama-yapıştırma makinelerinin tasarımını ve üretimini gerçekleştiriyor. İmal ettiğimiz ürünler yenilikçi tasarımları, yüksek ürün kalitesi, sağlamlığı ve uygun fiyatlarıyla beğeni topluyor. Geniş uluslararası organizasyonumuz aracılığıyla tüm dünyada sunduğumuz hızlı ve etkin satış sonrası servis ile de uzun zamandır uzmanlık alanımızda, dünyanın en önemli üreticilerinden biri olarak kabul görüyoruz. Üretimimizin yarısından fazlasını ihraç ediyoruz. 1990’lı yılların ortasından itibaren ihracatımız ağırlıklı olarak Amerika’ya gerçekleşti. Son sekiz yıldır ise ihracatımız Avrupa ülkelerinde yoğunlaştı. Bugün itibariyle Omega katlama-yapıştırma makineleri ABD, Japonya, Kanada, Almanya, İtalya, Fransa ve İngiltere de dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde çalışıyor. İngiltere ve diğer Batı Avrupa ülkeleri daha sofistike ve hızlı makineleri tercih ediyor. Son yıllarda Avrupa’daki en büyük karton ve oluklu ambalaj üreticileri için ard arda yeni projeler, özel tasarımlı Omega’lar ürettik. Tabii bu da bizim için gurur verici bir gelişme; teknolojimizi ve hizmetlerimizi olması gerektiği biçimde sunduğumuzun da en önemli göstergesi. Finansman kaynağı yaratmak önemli sorunların başında geliyor. Doğal olarak bu da Türk makine üreticisinin ihracatını olumsuz yönde etkiliyor.”
“İHRACATIMIZ SEKİZ YILDIR DEVAM EDİYOR” YAHYA HÜR YILDIZ MVD İNAN DIŞ TİCARET MÜDÜRÜ
“İngiltere’ye MVD İnan markamızla son sekiz yılda hidrolik abkant pres, hidrolik giyotin makas gibi ana ürünlerimizin ihracatını gerçekleştirdik. Son yıllarda Birleşik Krallık’a bağlı ülkelere ve bölgeye ihracatımız yoğun olarak devam etmesine rağmen İngiltere merkezli satışlarımız kademeli olarak azaldı. İhracatımızdaki bu düşüşte, alınan siyasi ve ekonomik kararların etkili olduğunu düşünüyorum. Bundan sonra da gerçekleştireceğimiz fuar ve tanıtım çalışmalarıyla o bölgedeki potansiyelimize yeniden kavuşacağımıza inanıyorum.”