KASIM AYINDA 1,5 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE İHRACAT GERÇEKLEŞTİREN MAKİNE SEKTÖRÜ, OCAK-KASIM DÖNEMİ İHRACATINI İSE 16,4 MİLYAR DOLARA ULAŞTIRDI. AVRUPA İMALAT SANAYİSİNİN NEREDEYSE DURMA NOKTASINA GELDİĞİ BİR DÖNEMDE, TÜRK MAKİNE SEKTÖRÜNE OLAN TALEBİN SÜRMESİNİ ÖNEMLİ BİR BAŞARI OLARAK GÖRDÜKLERİNİ BELİRTEN MAKİNE İHRACATÇILARI BİRLİĞİ BAŞKANI KUTLU KARAVELİOĞLU, “AVRUPA’DA FABRİKA SİPARİŞLERİ DÜŞMEYE DEVAM ETSE DE MAKİNE İHRACATIMIZ HIZLA DEVAM EDİYOR” DEDİ.
Türk makine sanayisi, ihracat maratonunda bu yıl önemli bir başarıya doğru ilerliyor. Kasım ayında 1,5 milyar doların üzerinde ihracat artışı gerçekleştiren sektör, Ocak-Kasım dönemindeki toplam ihracatını da geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 4,1 arttırarak 16,4 milyar dolara taşıdı. Bu dönemde, sanayi üretimi Ekim ayında bir önceki aya göre yüzde 1,7 düşen, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olan Almanya, yaşadığı durgunluğa rağmen en fazla Türk makinesi satın alan ülke oldu. Almanya’ya her ay ortalama 200 milyon dolar makine ihraç etmeyi sürdüren Türk makine sanayisi en fazla artışı ise ABD, Fransa ve Rusya’da gerçekleştirdi. Özellikle Rusya’ya yapılan makine ihracatında bu yıl yüzde 20’nin üzerinde yaşanan artışın dikkat çekici olduğunu belirten MAİB Yönetim Kurulu Başkanı Karavelioğlu, “En fazla yatırım harcaması yapan ülkelerin sadece imalat hacimleri değil, makine alımları içinde yabancı malların payı da azalıyor. Dünyanın en büyük ithalatçısı ABD, ‘Kendi ülkende üretilmiş makine al, kendi işçinin ürettiği makineyi kullan’ mottosuyla hareket ediyor. Biz bu konjonktüre rağmen ihracat artışı sağlıyoruz” derken, Türkiye’nin son yıllara kadar, her yıl ortalama 15 milyar dolar dış ticaret açığı verdiğini ve Türk makine sanayisinin 2019’da bu rakamı 4,4 milyar dolara kadar geri çektiğini söyledi ve “Bu bir başarı olsa da tüm dünya yerli makineye yönelirken, ülkemizin bu alanda dış ticaret açığı vermesini sürdürülebilir bulmuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“TEKNOLOJİK DÖNÜŞÜMDE ÖNEMLİ BİR GÖREVİ ÜZERİMİZE ALDIK”
Makine sektörünün Türkiye sanayisinin teknoloji odaklı dönüşümünde stratejik bir rol üstleneceğini de belirten Karavelioğlu, makine imalatçılarının bu görevi yerine getirebilmeleri için mevcut yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik ihtiyaçlarının karşılanmasına ilgili tüm Bakanlıkların destek verdiğini belirterek şunları söyledi: “11’inci Kalkınma Planı’nda ekonomimiz için temel belirleyici öğeler arasında ifade edilen rekabetçi üretim ve verimlilik kavramları Bakanlıklarımızın stratejileri- ne yön veren ana unsur olmakta, başta Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olmak üzere tüm kamu idarelerimiz bu hedefler ekseninde sektörümüzle yakın iş birliği içinde çalışmaktadır. Dünyanın en büyük rekabet alanı olan makine sektöründe Türkiye’yi geleceğe taşıyacak sektörel birikimimizle, bu yılı 18 milyar dolar ihracatla kapatacak; yeni stratejilerle 2020 yılında da ekonomiye en fazla değer sağlayan sektörlerden biri olacağız.”