Makine sektorunun gelişimi icin ulke olarak elbirliği ile yapmamız gereken ileri teknoloji segmentine daha fazla yatırım yaparak birim ihracattan daha fazla gelir elde edebilmek olmalıdır.

Sizlere uzun zamandan beri, dünyanın daha önce örneği görülmemiş

ölçüde büyük bir krizin içinde bulunduğunu ve makine

imalat sanayinin de bundan doğal olarak etkilendiğini

ifade ediyorum. Çok zor günler geçiriyoruz. Sektörümüzdeki

firma sahipleri çalışanlarının ücretlerini nasıl ödeyeceklerini

düşünüyorlar. Diğer taraftan dünyadaki makine talebi de hızla

düşüyor. Elinizde hazır ürün olsa bile onu satmak kolay değil.

Daha doğrusu sattığınız ürünün parasını tahsil edebileceğiniz

şüpheli.

Ancak şurası da bir gerçektir ki evrendeki her dönüş hareketinde

olduğu gibi, her inişin bir çıkışı da mutlaka olacaktır. Bizim

çabamız çıkış başladığında o çıkış treninde bulunabilmektir.

O nedenle cephaneye ihtiyaç duyuyoruz. Tahkimatımızı

güçlendirmek zorundayız. Sanayileşme sürecine geç başlayan

bir ülkenin sanayicileri olarak yeterli sermaye birikimimiz bulunmamaktadı

r. Bunun için de sermaye desteği makine imalat

sektörü için vazgeçilmezdir. Bu çerçevede memnuniyetle ifade

etmek istediğim bir husus ise, Eximbank tarafından Dünya

Bankası kaynaklı 150 milyon dolarlık bir uzun vadeli kredi hattı

nın makine imalat sektörüne tahsis edilmesidir. Bunu memnuniyetle

karşılamakla birlikte bizleri dış pazarlarda gerçekten

ateşleyecek olan, sattığımız makineler için müşterilerimize

uzun vadeli kredi açabilme imkânına kavuşturulmamızdır. O

zaman Türk makine ihracatı, bugüne kadar gerçekleştirdiği

büyük sıçramayı daha da yükseğe taşıyacaktır.

Kriz günlerinde ülke olarak elbirliği ile yapmamız gereken ileri

teknoloji segmentine daha fazla yatırım yaparak birim ihracattan

daha fazla gelir elde edebilmek olmalıdır. Düşük segmenlerde

üretim yapmak demek aslında alıcı ülkelere kaynak aktarmakla

aynı anlama gelmektedir. Orta-ileri teknoloji segmentinde

yer alan makine ve aksamları sektörünü desteklememiz

gerekmektedir.

OECD ülkeleri arasında bu segmentteki ihracat oranımız di-

ğer ülkelerle kıyaslandığında memnuniyet verici olmakla birlikte,

yüksek teknoloji ihracatımızın oranı alarm verecek düzeydedir.

Bu konuda ucuz üretimin neredeyse simgesi olmuş

Çin’in ileri teknoloji ihracat rakamının 2006 yılında ABD ve

Avrupa Birliği’ni geçerek 218 milyar Euro’ya ulaştığını söylersem,

sanırım nasıl bir atak yapmamız gerektiğini biraz olsun

ifade etmiş olurum.

Dünya yüksek teknoloji ihracatının yüzde 16.9’unu gerçekleştiren

Çin’e karşılık ülkemizin yüksek teknoloji ihracat oranı maalesef

on binde 2 mertebesindedir. Bir an önce merkezinde

makine imalat sektörünün bulunduğu bir Sanayi Stratejisi ihtiyacı

çok açık olarak görünmektedir.

Hedefimiz makine imalatında da yüksek katma değerli segmentlere

geçerek dünya makine değer zinciri içindeki payımı-

zı artırmaktır.

Sektördeki bütün cefakâr makine üretici ve ihracatçısı arkadaşları

ma başarılar dilerim.