Dünya çapında 100’e yakın ülkede temsilcilikleri bulunan Deutsche Messe AG, Türkiye’de de Hannover Fairs Turkey Fuarcılık adı altında çalışmalarına...
Dünya çapında 100’e yakın ülkede temsilcilikleri bulunan Deutsche Messe AG, Türkiye’de de Hannover Fairs Turkey Fuarcılık adı altında çalışmalarına devam ediyor.
Deutsche Messe AG’nin dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer aldığını ifade eden Hannover Fairs Turkey Fuarcılık’ın Genel Müdürü Alexander Kühnel, fuar şirketinin Türkiye’deki temsilcisi olarak, fuarların planlanması, organizasyonu ve uygulamasından sorumlu olduklarını söylüyor. Fuarların gerçekleştiği ülke ve şehrin ekonomisine birçok açıdan katkı sağladığını ifade eden Kühnel, bu platformların müşterilerle tedarikçileri buluşturan bir köprü vazifesi gördüğünü dile getiriyor. Değerlendirmesini rakamlar ışığında devam ettiren Kühnel, “Son 10 yılda 100 binin üzerinde yabancı firmanın sadece fuar katılımı için Türkiye’ye geldiğini görüyoruz. Türkiye’de düzenlenen fuarlardan 200’den fazlasına İstanbul ev sahipliği yapıyor. İstanbul, 20 milyon olan Türkiye geneli fuar ziyaretçi sayısının 7 milyon kadarını tek başına ağırlıyor. Şehirde artan talebi karşılamak adına yeni fuar alanı çözümleri gündeme getiriliyor. Bu projelerin hayata geçirilmesiyle Türkiye’nin var olan potansiyelinin daha da artacağını düşünüyoruz” diyerek fuarların Türkiye’nin gücünü sergileyebileceği vitrin konumunda olduğunun altını çiziyor. Alexander Kühnel ile Türkiye’de fuarcılık anlayışını ve Hannover Fairs Turkey Fuarcılık’ın çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle Hannover Fairs Turkey’i tanıyabilir miyiz? Türkiye’deki yolculuğunuz nasıl başladı?
1947 yılında Almanya’nın ilk ihracat fuarını organize eden Deutsche Messe AG, 70 yıldır uluslararası ticarete değer katan güçlü bir kuruluştur. Almanya’da ve dünya genelinde zengin portföye sahip etkinlikler organize eden Deutsche Messe, 70 yıl içinde dünyanın önde gelen üretim malları fuarları organizatörleri arasındaki yerini almıştır. Deutsche Messe bugün dünya çapında 100’e yakın ülkede hizmetlerini başarıyla sürdürüyor.
Hannover Fairs Turkey Fuarcılık olarak 1996 yılında Deutsche Messe AG’nin küresel gücünü Türkiye’ye taşıdık. Faaliyet gösterdiğimiz dönem boyunca Türkiye ekonomisine değer, fuarcılık sektörüne güç katmak için çalıştık. Hannover Fairs Turkey Fuarcılık olarak, dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan Deutsche Messe AG’nin Türkiye’deki fuarlarının planlanması, organizasyonu ve uygulamasından sorumlu olarak faaliyetlerimizi yürütüyoruz.
Türkiye’de gerçekleştirdiğiniz fuarlardan ana hatlarıyla bahseder misiniz?
Şirketimiz iş ortakları ile birlikte Türkiye’de 18 ticari fuar düzenliyor. Hannover Fairs Turkey Fuarcılık’ın Türkiye’de organize ettiği fuarlar, kendi alanlarında Avrasya bölgesinin en büyük fuar organizasyonlarıdır ve büyük çoğunluğu imalat endüstrisi odaklı fuarlar.
7-10 Şubat 2018 tarihleri arasında TÜYAP’ta gerçekleştirileceğimiz ISK-SODEX Isıtma, Soğutma, Havalandırma ve Tesisat fuarı, kendi alanında dünyanın en büyük üçüncü fuarı konumda. İki yılda bir düzenlenen ISK-SODEX 2018 yenilenen yüzü ve ilkleriyle ulusal ve uluslararası markaları Türkiye’de bir araya getirecek. Bu yıl fuar katılımcılarımıza Ekonomi Bakanlığı, yüzde 50’ye varan oranlarda teşvik desteği verecek. Dünyanın birçok bölgesinden pek çok satın almacı, editör ve dernek temsilcisi Ekonomi Bakanlığı tarafından desteklenen Uluslararası Ticaret Heyeti programı kapsamında İstanbul’a gelerek, Türk ihracatçıları ile tanışma, iş bağlantıları kurma, bilgi ve deneyim paylaşımı fırsatı bulacak.
Türkiye’nin en büyük enerji fuarı ICCI Powered by Power-Gen Fuarı da kapılarını iki önemli yenilikle açacak. 2-4 Mayıs 2018 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek fuarda Türkiye’deki yabancı konsoloslukların katılımıyla ilk kez “Diplomatik Alan” kurulacak. İlk kez düzenlenecek Generation X programında ise, enerji sektörünün gelecekteki liderleri bugünün liderleriyle buluşacak. 200’e yakın katılımcı firma ve 14 bine yakın ziyaretçiyi ağırlayacak fuarda 200’den fazla ikili iş görüşmesi yapılması bekleniyor.
5-8 Nisan 2018 tarihleri arasında düzenlenecek olan Automechanika İstanbul Otomotiv Endüstrisi fuarı, 15 ülkede düzenlenen Automechanika fuarları arasında dünyada üçüncü sırada. Gaziantep’te organize ettiğimiz DOMOTEX Turkey ise Türk halı ve kilimlerini dünyaya tanıtan önemli bir vitrin konumunda. Ulusal ve uluslararası birçok katılımcı firma, Mayıs 2018’de düzenlenecek olan DOMOTEX Turkey ile Türk kültürünü daha yakından tanıma fırsatı bulacak.
Bu fuarların Türkiye ekonomisine sağladığı katkıyı rakamlar eşliğinde anlatabilir misiniz?
Öncelikle, fuarlar müşterilerle tedarikçileri buluşturan bir köprü vazifesi görüyor. İstatistiklere baktığımızda son 10 yılda 100 binin üzerinde yabancı firmanın sadece fuar katılımı için Türkiye’ye geldiğini görüyoruz. Bunun yanı sıra fuarlarımızda pek çok satın alma heyeti ağırlıyoruz. Uluslararası fuarlar Türkiye’nin ihracat artışına büyük etki ediyor.
Bu fuarlar, Türkiye’yi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin, konaklama, ulaşım, yeme-içme harcamaları ile de doğrudan ülke ekonomisine hareketlilik kazandırıyor. Fuarlar süresince alınan stant kurulum, elektrik, temizlik, host/ hostes gibi çeşitli hizmetler de birçok iş olanağı yaratıyor. Yurt içindeki fuarlar kadar yurt dışında düzenlediğimiz fuarlarla da ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz. İmalatçıların yurt dışındaki fuarlara katılarak ülke teknolojisini ve ürünlerini tanıtması, yeni iş anlaşmaları sağlaması Türkiye ekonomisine büyük geri dönüş sağlıyor.
Türk firmalarının gerek yurt içinde gerekse yurt dışındaki fuarlara yaklaşımı nasıl? Siz bu yaklaşımı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Markalaşma faaliyetlerinde pazarlama süreçleri de üretim kalitesi kadar önemlidir. Yoğun rekabet altında, üretici bir firma ne kadar iyi ve kaliteli ürün üretirse üretsin, o ürünü iyi ve doğru bir biçimde tanıtmayı başaramazsa, faaliyet gösterdiği sektörde başarı sağlaması mümkün değildir. Üretici firmaların, doğru alıcı ve doğru satıcı ile doğru zamanda bir araya gelmesi çok önemlidir. Bu aynı zamanda fuarcılık sektörünün temel başarı kriterlerinden biridir. Uluslararası firmalar fuarları bu anlayış doğrultusunda çok verimli bir şekilde kullanıyor.
Türk firmalar da özellikle son yıllarda fuarların bu avantajından daha yoğun faydalanıyor. Bundan 10 yıl öncesine göre, Türk üreticilerin hem yurt içi hem de yurt dışı fuarlara katılımlarında büyük artış yaşanıyor. Fuarları iş yaratmak için kullanma noktasında Türkiye’de çok etkin bir yapı var. Tabii bu noktada devlet desteği de çok önemli bir rol oynuyor. Bakanlık ulusal ve uluslararası tüm fuarlara katılımları teşvik etmek amacıyla katılımcılara büyük destek sağlıyor. Kendine özgü bir formül üreterek farklılaşma, fuar katılımlarında önemli bir yere sahip. Türkiye’deki firmaları göz önüne aldığınızda, bunu ne kadar başardığımızı söyleyebiliriz. Uluslararası rekabet koşulları altında, bir firmanın ya da bir ürünün benzerlerinden farklılaşma noktasında sürekli düşünmesi, yeni stratejiler geliştirmesi gerekir. Özellikle sektörel fuarlarda dikkat çekmek ve ziyaretçileri stantların önünde durdurabilmek çok önemlidir. Katılımcı firmalarımızın görevli personelinin iyi düzeyde İngilizce bilgisine sahip olması, stantta iyi bir pazarlama uzmanı olması da aynı şekilde gereklidir.
Uluslararası altı fuar önümüzdeki yıl WIN EURASIA çatısı altında toplanıyor. Bu fuarları aynı çatı altında toplama fikri nasıl gelişti? Hannover Fairs Turkey olarak sektörel hareketlilikleri yakından takip ediyor, Türkiye ekonomisine daha fazla katkı sağlayabilmek adına her yıl kendimizi güncelliyoruz. WIN EURASIA çatısı altında birleştirdiğimiz fuarlar birbiriyle bağlantılı sektörlerden oluşuyor. Sektör temsilcileriyle bir araya gelip, bu fuarlardan nasıl daha iyi verim alabileceğimiz ve daha fazla ne yapabileceğimize ilişkin görüşmeler yaparak onların da fikirlerini aldık. Sektörün önerileri doğrultusunda bu fuarlarımızı tek bir çatı altında birleştirdik. Sac işlemeden metal şekillendirme teknolojilerine; otomasyon hizmetlerinden elektrik ve elektronik ekipmanlara; hidrolik ve pnömatik hizmetlerden tesis içi lojistiğe kadar geleceğin fabrikaları için ihtiyaç duyulan tüm ekosistem bu yıl WIN EURASIA’da sergilenecek. İnanıyorum ki, yenilenen yapısıyla WIN EURASIA yılın en verimli organizasyonlarından biri olacak.
WIN EURASIA nasıl bir sinerji yaratacak?
Avrasya bölgesinin önde gelen uluslararası altı sanayi fuarları olan; WIN EURASIA, Metalworking EURASIA, SurfaceTechnology EURASIA, Welding EURASIA, IAMD EURASIA, Electrotech EURASIA ve CeMAT EURASIA fuarlarının katılımcı ve ziyaretçilerini tek çatı altında buluşturarak daha fazla katılımcı ve ziyaretçiye dolayısıyla daha fazla ticari işbirliğine olanak tanıdık. Katılımcı firmalarımız WIN EURASIA’da bir yandan yeni işbirliklerinin yollarını ararken bir yandan da ihtiyaç duyduğu yan sanayi ürünlerini bu fuarda bulabilecek ve bu alanda da yeni işbirliği fırsatları elde edecek. Bu açıdan baktığımızda WIN EURASIA tedarikçi firmalara da büyük fırsatlar sunuyor. İmalat sanayisi; üretimden satış ve pazarlamaya kadar faaliyet alanı içinde ihtiyaç duyduğu tüm bileşenleri tek bir fuarda bulabilecek.
Fuarların, ticaretin olduğu kadar bilgi ve deneyimin de merkez üssü haline gelmesi gerektiğine dikkat çekiyorsunuz. Buradan hareketle, WIN EURASIA’da Endüstri 4.0 için özel bir deneyim alanı oluşturdunuz. Bu alandan da biraz bahseder misiniz?
WIN EURASIA’da katılımcı ve ziyaretçileri buluşturan geniş fuar alanının yanı sıra Endüstri 4.0 için de çok geniş bir deneyim alanı sunacağız. Fuarlar, ticaretin olduğu kadar bilgi ve deneyimin de merkez üssü haline gelmeliler. Biz WIN EURASIA’da buna çok önem veriyoruz. Bu doğrultuda Endüstri 4.0 için özel bir deneyim alanı oluşturduk. Shunk, Durmazlar, Hydac, Hid-Tek, Eravis, Alitek, Oppent gibi dünya devi markaların katılımlarının şimdiden kesinleştiği Endüstri 4.0 için ayrılan bu özel alanda yerli ve yabancı katılımcı firmalarımız son teknoloji ürün ve hizmetlerini İstanbul’da tanıtma fırsatı bulacak. İmalat sanayiine 360 derece bakış açısı sağlamayı amaçladığımız fuarda katılımcılarımız otomasyon, dijitalleşme, Nesnelerin İnterneti, artırılmış gerçeklik gibi teknolojik gelişmeleri de yakından deneyimleme fırsatı sunacak. Endüstri 4.0 odaklı özel konseptiyle hayata geçirilen özel alanları ve yeni uygulamalarıyla WIN EURASIA dünya sanayi devlerinin son teknolojilerini göstermek için yarışacağı bir vitrin olacak. WIN EURASIA’da oluşturduğumuz özel deneyim alanları bunlarla da sınırlı değil. 1. Salon’da “Kariyer Günleri” adı altında özel kariyer alanı oluşturduk. Bu özel alanda yer alan üniversitelerle, öğrenci ve yeni mezunlarla katılımcı firmalarımız ve ziyaretçilerimiz doğrudan temasa geçip hedef kitleye yönelik tanıtım çalışmaları yapılabilecek. Yıldız Teknik Üniversitesi, Koç Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Kültür Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi, Kuluçka Merkezleri ve Özel Transfer Ofisleri ile bu özel alanda standlı katılım gösterecekler. Ayrıca bu yıl ilk kez “Dijital Fabrika” özel bölümünün de yer alacağı fuarda Büyük Veri, bulut tabanlı hizmetler, M2M teknolojileri, entegre ürünler, yeni teknolojiler ve yeni çözümler “WIN EURASIA 2018’de Digital Factory - IIoT Özel Alanı”nda sergilenecek. Özel alanlar, sektörlerin öne çıkan konularının ve çözümlerinin sunulacağı çeşitli forumlarla da desteklenecek.