Finans piyasalarıyla ilgilenmeye başlayınca, ister istemez yüzlerce gösterge, fiyat ve grafikle karşılaşılıyor. Anlık, günlük ya da belirli dönemler için...

KÜRESEL PİYASALARIN GELECEKTE NASIL BİR YÖN ÇİZECEĞİNİ KESİN OLARAK SÖYLEMEK İMKÂNSIZ. ANCAK GİDİŞAT HAKKINDA BAZI TAHMİNLER YAPILABİLİR. PİYASALARIN GİDİŞATI HAKKINDA TAHMİN YAPABİLMEK İÇİN DE BİRÇOK ARAÇ KULLANILIYOR.

Finans piyasalarıyla ilgilenmeye başlayınca, ister istemez yüzlerce gösterge, fiyat ve grafikle karşılaşılıyor. Anlık, günlük ya da belirli dönemler içinde güncellenen bu gösterge ve endeksler, aslında gelecek için bir yol haritası işlevi de görüyor. Bu sayımızda Baltık Kuru Yük Endeksi ve Londra Metal Borsası’nı tanıtmaya çalışacağız.

BALTIK KURU YÜK ENDEKSİ

Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI), Londra merkezli Baltık Borsası tarafından günlük yayımlanan bir ekonomik göstergedir. Adından farklı olarak Baltık Denizi ülkeleriyle sınırlı olmayan bu endeks, Handysize, Supramax, Panamax ve Capesize tipi dökme yük gemilerinin tonajları, sayıları, rotaları, taşıdıkları yük ve fiyatı göz önünde tutularak hesaplanan bir değeri ifade eder ve taşımacılık şirketlerinin birim miktar için istedikleri ortalama navlun ücretlerini gösterir.

Peki, BDI verileri neden takip edilmeli? Bu sorunun cevabı oldukça basit; çünkü BDI verileri dünyanın ekonomik gidişatına dair öncü gösterge olarak değerlendiriliyor. Bilindiği üzere küresel ticaretin yüzde 80’den fazlası halen deniz yolu ile yapılıyor ve dünyada bulunan uzun mesafeli taşımacılık yapabilecek gemi sayısı büyük ölçeklerde değişmediği için arz-talep değişimlerindeki navlun ücretleri ciddi volatiliteye neden oluyor. Diğer yandan BDI verileri, Baltık Borsası halka açık olmadığı ve üyeleri dışında veri kabul etmeyerek manipülasyona kapalı olduğu için oldukça güvenilir kabul ediliyor. BDI verileri gemi brokerları, filo sahipleri ve finans çevrelerince oldukça itibar görürken, yapılan taşımacılık sözleşmelerinde de BDI verileri referans olarak dikkate alınıyor. Halen Baltık Borsası’na kayıtlı 600 üye firma bulunurken, bu üyeler dünya deniz taşımacılığı hacminin tamamına yakınını temsil ediyor. Her gün, üyelerden gelen bilgilere göre (gemilerin ağırlık ve taşıdıkları ham maddeye göre) bir değer hesaplanıyor: Taşınacak yük, taşıyacak gemi sayısına göre fazlaysa fiyat yükseliyor; taşınacak yük taşıyacak gemi sayısına göre az ise fiyat düşüyor. Bu durumda endeks yükseliyorsa dünya ticaretinde canlılık, düşüyorsa gerileme söz konusu sonucuna ulaşılabiliyor. Bu durumda, kuru yük taşımacılığı nereden nereye yapılıyor ve buna ne kadar ödeniyor sorularına da buradan cevap bulmak mümkün oluyor.

Küresel yatırımcıların endeksi takip etmelerindeki en önemli sebep ise ham madde taşımacılığı üzerinden küresel ticaretin canlılığının takip edilebiliyor olması. Küresel ticarette kuru yük taşımacılığına talebin yüksek olması, dünyada ham madde ticaretinin arttığının da bir işareti olarak gösteriliyor. Talebin yüksek olduğu dönemlerde doğal olarak taşımacılık fiyatları ve BDI verileri de artışa geçerken, BDI verilerindeki düşüş eğilimi ise küresel ticarette durgunluk beklentilerine işaret ediyor.

Uzmanlar, BDI verilerini yorumlarken, uzun vadeli trendlerin değerlendirilmesinin; olağan dışı artış ve azalışların izlenmesi ve nedenlerinin araştırılmasının; BDI verilerinin yardımcı bir göstergenin ötesinde değerlendirilmemesinin ve yine BDI verilerinin tek başına değerlendirilmemesinin önemli olduğunun altını çiziyor.

LONDRA METAL BORSASI

Sanayi üretiminin ana ham maddelerinden biri olan metaller, endüstri için olduğu kadar finansal piyasalarda da önemli bir yere sahip. Alüminyum, bakır, kurşun, nikel, kalay, çinko, çelik ve demir fiyatları konusunda dünyada iki önemli borsa bulunuyor: Şangay Türev İşlemler Borsası (SHFE) ve Londra Metal Borsası (LME). SHFE daha kapalı bir borsa görünümündeyken, 1877’de kurulan LME ise küresel ölçekte metal fiyatlarının belirlendiği yer olarak yatırımcılar ve imalatçıların en çok takip ettiği veri merkezi olarak dikkat çekiyor.

Dünya metal endüstrisinin büyük bir kısmı maliyetlerini koruma altına almak için LME’yi kullanıyor. LME’de, aralarında alüminyum, bakır, çelik, kurşun ve kalayın da olduğu 15 metal işlem görürken, borsanın ortalama yıllık işlem hacmi 3,5 milyar ton, 12,7 trilyon dolar ve 157 milyon lota yakındır. Dünyanın en iyi metal piyasası olması ve metal piyasasının yüzde 80’den fazlası tarafından referans fiyat olarak alınması nedeniyle rakipsiz bir borsa sistemine sahip LME’de, diğer türev işlemler borsalarından farklı olarak aylık ve üç aylık kontratlar yerine her gün için ayrı bir kontrat açılabiliyor. Bu özelliği ile türev işlemlerden daha çok vadeli işlem (Forward) piyasasına benzeyen LME’de en aktif kontratlar ise üç aylık kontratlar ve işlem yapılan günden üç ay sonrası valör ile işlem yapılıyor. LME’de ayrıca, Londra saati ile 1.00 ile 19.00 saatleri arasında elektronik olarak işlem yapmak da mümkün. Peki LME, makine ihracatçıları için neden önemli? Çünkü ihracat için dünyada oluşan ham madde fiyatlarını bilmek ve bu fiyatların gelecek seyirlerini öngörmek, maliyetlerin belirlenmesi açısından da hayati önem taşıyor. Son olarak, ihracatçılar, üretim için elbette sadece ana ham maddeleri olan metallerin fiyatları ve ilişkili endeksleri, üretim ve satın alma gruplarıyla ilişkili özellikle enerji, kauçuk/plastik ve hizmet fiyatlarını ve ilişkili endeksleri de yakından takip etmeli. ABD’nin AB ve Çin ile sürdürdüğü küresel ticaret savaşlarının etkisiyle hızlı dalgalanmaların beklendiği emtia fiyat endekslerinin takibi, ihracatçıların maliyet hesaplamalarında güncelliği yakalamak adına önem arz ediyor.