AVRUPA MUSLUK VE VANA SANAYİCİLERİ DERNEĞİ’NİN GEÇTİĞİMİZ YIL MAYIS AYINDA YAPILAN GENEL KURULUNDA, TÜRK POMPA VE VANA SANAYİCİLERİ DERNEĞİ (POMSAD) YÖNETİM KURULU BAŞKANI NURDAN YÜCEL, CEIR TARİHİNİN İLK KADIN BAŞKANI SEÇİLMİŞTİ. CEIR YÖNETİM KURULU BAŞKANI OLARAK İLK YILINI TAMAMLAMAYA YAKLAŞAN NURDAN YÜCEL İLE BAŞKANLIK SÜRECİNİ, CEIR’İN ODAKLANDIĞI SEKTÖREL BAŞLIKLARI VE CEIR BAŞKANLIĞININ TÜRKİYE’DEKİ SEKTÖRE OLUMLU YANSIMALARINI KONUŞTUK.

CEIR’in sektörel gücünü sizin sözlerinizle dinleyebilir miyiz?

CEIR, Avrupa Musluk ve Vana Sanayicileri Derneği (Comité Européen de l’Industrie de la RobinetterieCEIR), musluk, vana ve bağlantı parçaları alanında çok sayıdaki Avrupalı üretici derneklerini bir federasyon çatısı altında bir araya getirmek için 1959 yılında kurulmuştur. Derneğin merkezi Brüksel’dedir. Avrupa musluk ve vana sanayisi, 50.000 çalışanıyla 11 milyar avronun üzerinde bir üretim değerine sahiptir. CEIR, Avrupa’daki vana sanayisinin ortak ekonomik, teknik ve bilimsel çıkarlarını, özellikle uluslararası otoritelerle ekonomik ve ticari çevrelere karşı temsil eder. Yine CEIR, çatısı altında bulunan Pazarlamave İletişim Komitesi, Sıhhi Vanalar Teknik Komitesi, Endüstriyel ve Bina Vanaları Teknik Komiteleri ile sürekli olarak mevcut üretim/pazar büyükleri, yönetmelikler ve standartlar gibi konulardaki gelişmeleri de anlık olarak takip eder; komitelerin çalışmaları doğrultusunda sektörü yönlendirici yayınları, mütalaa metinlerini hazırlar ve ilgili mercilere ulaştırır. CEIR, musluk ve vanaları ilgilendiren teknik, çevresel ve sosyal standartlarla ilgili konularda liderlik yapan, Avrupa ve uluslararası platformlarda sözü geçen Avrupa’daki tek organdır.

Sizin liderliğiniz döneminde CEIR hangi konulara odaklanıyor?

2023 yılında pazarlama ve teknik heyetlerimizle sektörün görünürlüğünü artırmaya ve ilgili Bakanlıklar, Avrupa Standartlar Komitesi (European Committee for StandardizationCEN) ve Avrupa İçme Suyu İttifakı (European Drinking WaterEDW) gibi Avrupa düzeyindeki çalışma gruplarıyla yakın ilişkiler geliştirmeye yönelik 

çalışmalarımıza devam edeceğiz. CEIR bünyesindeki teknik komitelerin gündemi, döngüsel ekonomi, ekotasarım, Tehlikeli Maddelerin Kısıtlanması Direktifi 2002/95/EC (RoHS) ve AB’nin yeni kimyasallar politikası (Registration, Evaluation, Authorisation and Restriction of ChemicalsREACH), içme suyu direktifi, perflorlu ve poliflorlu alkil maddeler (Perand polyfluoroalkyl substancesPFAs), AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (Carbon Border Adjustment Mechanism CBAM) ile ilgili direktifler, dijital pasaport ve alternatif yeni bir enerji kaynağı olarak hidrojen enerjisi araştırmasıyla oldukça meşgul. 2023 yılında üyelerimizin ilgili konularda farkındalığını artırmak için çeyrek dönemlerde webinarlar düzenleme hedefimiz de var. İlkini CBAM konusunda ocak ayı sonunda düzenledik. Bir sonraki webinar konumuz PFA içeren maddelerdeki kısıtlamalardan kaynaklı sektörün karşılaşacağı zorluklarla ilgili olacak. Yine 2023 yılı, Doğu Avrupa’daki ülkeleri aramıza katarak genişlemeyi hedeflediğimiz bir dönem olacak. 2022 yılının sonunda CEIR’i gelecek kuşaklara hazırlayacak ve yeni dünya düzenlerine daha uyumlu olmasını sağlayacak vizyon çalışmasını da başlatmıştık. Oluşturduğumuz çalışma grubu ile CEIR’in geleceğini tanımlamaya yardımcı olacak anket hazırlayıp, ilgili paydaşlarla paylaştık. Sonuçlarını çalışma grubumuzla Paris’te yaptığımız çalıştayda ve yönetim kurulu toplantımızda değerlendirdik. Bu çalışmayı önümüzdeki haziran ayında yapacağımız CEIR Genel Kurulu öncesinde sonuçlandırmayı ve Genel Kurul’da sunmayı planlıyoruz.Daha önce dijital bülten şeklinde hazırladığımız yayınımızı da bu dönemde, CEIR faaliyetlerinden, sektörden, üyelerden, teknik komitenin üzerinde çalıştığı konularla ilgili gelişmelerden haberlerle kapsamını genişleterek dijital ve basılı dergi formatında düzenledik ve yayınladık. Yıl içerisinde üç sayı çıkarmayı planlıyoruz. 2023 yılında ayrıca, Avrupa’daki genişleme çalışmalarımızın yanı sıra ABD’de bulunan sektördeki stratejik ortaklarımızla ilişkilerimizi yeniden geliştirmeyi hedefliyoruz. Yine bu dönemde, araştırma enstitüleri ve üniversitelerle ortak çalışmalarımızı da artıracağız.CEIR olarak Avrupa’da sektörün büyüklüğünü doğru tanımlayabileceğimiz ve Danimarka’daki bir üyemizin kendi sektörleri için geliştirdiği veri tabanı oluşturacak bir yazılımın benzerini CEIR’in de kullanabileceği şekilde geliştirme konusunda çalışmaları başlattık. Bu dönemde, sektörün istatistiki verilerinin elde edebileceği bu yazılım çalışmasını da sonuçlandırmayı hedefliyoruz.Son olarak, ilki mart ayı içinde ISH Frankfurt fuarı olmak üzere ortak stant kullanımlarıyla yıl içerisinde önde gelen fuarlara katılarak Avrupa Musluk ve Vana Sanayisinin görünürlüğünü artıracak çalışmalar yapacağız. Sektörümüz hakkında bilgi ve yayınlarımızı da bu fuarlarda paylaşacağız.

CEIR Yönetim Kurulu Başkanı olmanız, sektörün Türkiye’deki yapılanmasına nasıl olumlu etkilerde bulunabilir?

Bu platformlarda kendi ile ismimizle değil, Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği (POMSAD) ismiyle anılıyoruz. Bu da Türkiye’deki sektörün tanınmasını, üreticilerin adının duyulmasını sağlıyor. Sektörümüzün Türkiye’deki büyüklüğü ve potansiyeli, Avrupa’da yer aldığımız her platformda dile getiriliyor. Ayrıca, birlikte aynı yönetim kurullarında yer aldığımız, sektörün öncüleri olan Fransız Mekanik Birliği EVOLIS ve İtalyan Vana ve Bağlantı Elemanları İmalatçıları Birliği (Italian Valve and Fitting Manufacturers’ AssociationAVR) gibi büyük sektörel dernekler bizlere de sektörün temsiliyetinin şekillenmesi konusunda örnek teşkil ediyor.

Son yıllarda uluslararası sektör örgütlerindegiderek artan sayıda Türk yöneticilere aktif görevler verildiğini görüyoruz. Bu gelişmede Türk makine sektörünün son yıllarda elde ettiği başarıların payı sizce nedir?

Türkiye’de büyük ve güçlübir makine sektörü var. Bunu sadece biz değil Avrupalılar da görüyor. Dolayısıyla Türkiye’den gelecek yöneticilerin bu platformlara katkılarının çok değerli olacağını onlar da biliyorlar. Ayrıca, kendi sektörüm için söyleyebileceğim kıymetli örnekler de var: Avrupa Pompa İmalatçıları Derneği’nde (European Association of Pump ManufacturersEuropump) Kutlu Karavelioğlu ve CEIR’de Bülent Hacıraifoğlu önceki yıllarda çok başarılı başkanlık dönemleri geçirdiler. Bu olumlu örnekler sayesinde yeniden aktif üyelik ve başkanlık için POMSAD’a bir fırsat verildi. Nihayetinde,her geçen gün Avrupa’da yer alan yönetici sayımızın artacağına da inanıyorum.

Uluslararası sivil toplum yapılanmalarında görev alacak profesyonellere ne tür tavsiyelerde bulunursunuz?

Tüm toplantılara hazırlıklı gitmek, katılımcı ve aktif olmak gerekiyor. AB dışında olmamız belki bir miktar daha çaba harcamamıza sebep olsa da Türkiye’nin güçlü makine sanayisini arkamızda hissetmek, uluslararası platformlarda sözü geçen kişiler olmamızı da destekliyor. Bu durumun verdiği özgüvenin yanı sıra proje geliştiren, çözüm üretmeye çalışan, katılımcı bir profille Avrupa’da başarılı olmamak için hiçbir sebebimiz yok.

Son olarak, makine sektöründeki kadın istihdamı olumlu bir yükseliş içerisinde olsa da halen istenilen düzeyde gerçekleşemiyor. CEIR’inilk kadın Yönetim Kurulu Başkanı olmanız, sektördeki kadın istihdamının yükselişinde olumlu bir etki oluşturabilir mi?

Her zaman dediğim gibi, cinsiyet odaklı konuşmayı sevmiyorum. Ancak tüm çabam, iyi bir örnek olarak makine sektöründeki kadın çalışanların sektörde daha fazla yer almasını sağlamaktır. Ayrıca, kadınların sektörel dernekler ve kuruluşlarda daha aktif rol almaları için cesaretlenmelerinin önemine inanıyor, ben de kadınların kendilerine güvenlerinin artması için örnek olmaya gayret ediyorum. CEIR’deki başkanlığımın sadece Türkiye’de örnek olmadığını da görüyorum: bu ay içerisinde Almanya VDMA Vana Grubu’nun başına da bir kadın yönetim kurulu başkanı seçildi. Bu gelişmede, az da olsa, CEIR Yönetim Kurulu Başkanı olmamın etkisi olduğunu düşünüyorum. Son olarak, önemli olanın sektörüne faydalı olacak bir kişinin sektörünü temsil etmesi ve bunun içinde özveriyle çalışması gerektiğinin bilincinde olunması gerektiğini belirtmek isterim.