Türkiye’nin ilk sanayileşen şehirlerinden olan Eskişehir,özellikle otomotiv ve havacılık sektöründeki atılımlarıyla yurt içi ve yurt dışı birçok dev firma için cazibe merkezi olmayı sürdürüyor.İhracatçı birlikleri kayıt rakamlarına göre...

İhracatçı birlikleri kayıt rakamlarına göre Eskişehir’in genel ihracatı, 2008 yılında 2007 yılına göre yüzde 28 büyüyerek 605 milyon dolara ulaştı. 2009 yılında ise küresel kriz nedeniyle genel ihracattaki düşüşe paralel olarak yüzde 5,8 geriledi ve 569,5 milyon dolar oldu. 2009 yılında Türkiye ihracatının yüzde 0,58’ini gerçekleştiren Eskişehir, ülkemiz sanayi ihracatı açısından önemli illerimiz arasında yer alıyor. İlin ihracatında 2010 yılının ilk 11 ayında ABD yüzde 70,8 pay ile ilk sıradayken; Fransa, Almanya, Rusya, Belçika ve Romanya önde gelen ülkeler arasında bulunuyor. Eskişehir’in sektörel ihracat rakamlarına bakıldığında, 2009 yılında “sanayi”ihracatının 491,5 milyon dolar ve yüzde 86,3’lük oran ile en büyük paya sahip olduğu görülüyor. İkinci sırayı yüzde 8,1 ile “madencilik”, üçüncü sırayı yüzde 5,5’lik pay ile “tarım” alıyor. Sanayi Mamulleri ihracatından aldığı yüzde 37 pay ve 182,6 milyon dolar ile “Makine ve Aksamları Sektörü” ihracat kalemleri arasında yerini alıyor. TÜİK verilerine göre 84. fasıl olarak tanımlanan makine ve aksamları sektöründe Eskişehir’in ihracatı 2008 yılında 210,3 milyon dolar olarak gerçekleşirken, 2009 yılında yüzde 2,2 oranında azalma sonucunda 205 milyon dolar olarak kayda alındı. 2010 yılı 11 aylık dönemde ise 195,4 milyon dolara ulaştı. Diğer taraftan, Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği iştigal alanında yer alan GTİP’ler bazında ise ilin 2008 yılı makine ihracatı 209 milyon dolar iken, yüzde 13 oranında azalma ile 2009 yılında 181,9 milyon dolara geriledi. 2009 yılında türbinler, turbojetler, hidrolik silindir 149 milyon dolar ile en fazla ihracat yapılan ürün grubudur. 2009 yılında Eskişehir’in makine sektöründe ihracat artışı yük kaldırma, taşıma ve istifleme makinelerinde, vanalarda ve gıda sanayi makineleri, aksam ve parçalarında gerçekleşti. Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği iştigal alanı itibariyle Eskişehir 2009 yılı makine ihracatında 181,9 milyon dolar ve yüzde 3,25’lik pay ile 8. sırada yer alırken, bu sektörde Eskişehir’den ihracat yapan firma sayısı 141’dir. 2010 yılı 11 aylık dönemde ise Eskişehir’den makine sektörü ihracatı 162 milyon dolar gerçekleşti.

“CER ATÖLYELERİ”NDEN “DEVRİM” OTOMOBİLİNE

1894 yılında Berlin-Bağdat Demiryolu’nun yapımı için kurulan “Cer Atölyeleri” şimdiki unvanıyla Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi A.Ş. Eskişehir’de dökümcülük ve makine sanayinin gelişimine öncülük ederek bilgi birikiminin ve yetişmiş insan gücünün oluşmasına büyük katkı sağladı. 1926 yılında kurulan Hava İkmal Bakım Merkezi ise makine imalat sanayinin en ileri teknoloji dalı olan havacılıkta, özellikle de jet motorlarının bakım, parça üretimi ve motorlara ilişkin yeni teknolojilerinin geliştirilmesinde önemli katkıları oldu. Bugün Eskişehir’de kamu kuruluşları yanı sıra özel sektör kuruluşlarının da havacılık alanında üretim yapabilmelerinde ve dünyanın en büyük havacılık şirketleriyle ortaklık kurabilmelerinde; bu kurumların ve yetişmiş insan gücünün büyük katkısı bulunuyor. 1933 yılında kurulan Eskişehir Şeker Fabrikası’nın içinde yer alan metal işler bölümü zamanla gelişerek 1966 yılında Eskişehir Makine Fabrikası haline geldi. Söz konusu tesisler, makine imalat sanayinin gelişmesine büyük katkı sağladı. 1961 yılında İlk Türk otomobili olan “Devrim” Eskişehir TÜLOMSAŞ tesislerinde tamamen Türk mühendis ve işçisinin bilgi birikimi ve yeteneği ile üretildi. Kamu kesimindeki bu önemli yatırımların yanı sıra özel sektör tarafından 1975 yılında OSB’de kurulan Arçelik buzdolabı fabrikası, 1979’de İnönü ilçesinde kurulan Ford Otomotiv A.Ş.’nin kamyon ve motor fabrikası ile 1985 yılında kurulan ve başta F-16’lar olmak üzere jet motorlarına parça üretimi amacıyla faaliyete geçen TEI, Eskişehir’de makine imalat sanayinin özellikle teknolojik alt yapısının ve ürün çeşitliliğinin gelişmesinde önemli rol oynayan kuruluşlar arasında geliyor. 2000’li yıllarda ise şehir dışından firmalar, Eskişehir makine sektöründe söz sahibi olmaya başladı. 2006 yılında Bursa kökenli Coşkunöz Havacılık A.Ş. savunma ve havacılık sanayi alanında büyük bir yatırıma başlayarak kısa zamanda üretime geçti. 2008 yılında ise dünyanın en büyük otomotiv aktarma organları ve shaft üreticisi firmalarından biri olan İngiltere kökenli GKN Driveline firması Türkiye’deki yatırım merkezi olarak Eskişehir OSB’yi tercih etti. Kısa sürede inşaatını tamamlayan firma, 2009 yılı içerisinde üretime geçti. Firma, ihracat ile birlikte kapasite arttırımına yönelik yeni yatırımlarını sürdürüyor.

HAVACILIKTA TÜRKİYE’NİN MERKEZİ

Havacılık ve savunma sanayisine yönelik gerçekleştirilen faaliyetler, Eskişehir’deki makine üretimi içerisinde başında geliyor. Türkiye’nin en önemli sanayi merkezlerinden biri olan Eskişehir’in, sanayileşmenin tarihi içinde “Havacılık Sanayi”nin ayrı bir yeri ve önemi var. Cumhuriyetin ilanının ardından 1926 yılında Eskişehir ve Türkiye için bir dönüm noktası olan, bugünkü adıyla “1. Hava İkmal Bakım Merkezi” kuruldu. Söz konusu merkez, ilk başlarda uçak ve motor bakımı yaparak daha sonraki yıllarda gelişen kabiliyetleriyle birlikte özellikle de savaş uçaklarının jet motorlarının bakım, parça üretimi ve motorlara ilişkin yeni teknolojilerinin geliştirilmesinde önemli katkılar sağladı. Şimdilerde Eskişehir’de kamu kuruluşlarının yanı sıra özel sektör kuruluşlarının doğal bir kümeleşme oluşturarak havacılık alanında üretim yapabilmelerinde ve dünyanın en büyük havacılık şirketleriyle ortaklık kurabilmelerinde bu kurumun ve yetişmiş insan gücünün büyük katkısı ve payı bulunuyor. 1. Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı tesislerinde yılda 12 bin 800 parça imal ediliyor. Merkez bünyesinde 2008 yılında 6 bin 129 ünitenin onarımı gerçekleştirildi. Ülkemizdeki askeri havacılık sanayinin bu önemli merkezinde, her yıl ortalama 75 uçağa fabrika seviyesi işlem, 300 motorun revizyonu, 200 bin parçanın imalatı, 80 bin ünitenin onarımı, 9 bin 500 hassas ölçü aletinin kalibrasyonu yapılıyor. Toplam 2 bin 500 kişinin çalıştığı 1. Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanlığı’nda yapılan fabrika seviyesi uçak bakımı, tadilat ile modernizasyon faaliyetleri, askeri envanterdeki motorların revizyonları, parça imalatı, ünite onarımları ve özgün mühendislik çalışmaları Türkiye ekonomisine her yıl ortalama 250 milyon dolarlık katkı sağlıyor.

İHRACATIN YÜZDE 19’U HAVACILIK SANAYİNDEN

2000 yılında havacılık sanayi konusunda üretim yapan firmalarımızın toplam ihracatları 55 milyon dolar iken, 2009 yılı sonunda bu rakam 290 milyon dolara ulaştı. 2009 yılında ESO üyesi kuruluşlarının toplam ihracatları 1,5 milyar dolar iken, toplam ihracatın yüzde 19’unun havacılık sanayi ürünlerinden oluştuğu görülüyor. ESO’ ya üye havacılık sanayinde üretim yapan iki ana üretici firmayla birlikte, 20’ye yakın yan sanayi kuruluşu; çok sayıda uçak ve helikopter parçaları üretiyor ya da işliyor. Sektördeki çalışan sayısı ise Hava İkmal Bakım Merkezi dâhil toplam 3 bin kişi civarındadır.

OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE DE İDDİALI

Eskişehir’in önemli otomotiv üretim merkezlerinden Bursa’ya olan coğrafi yakınlığı, otomotiv yan sanayisinde faaliyet gösteren çok sayıda firmanın da Eskişehir’de üretim tesisleri açmasına olanak verdi. ESO’ ya üye firma sayısı 30 olan sektörde 6 bine yakın kişi istihdam ediliyor. Sektörün 2008 yılı ihracat rakamı 100 milyon dolar düzeyinde seyrediyor. Otomotiv yan sanayi sektörünün en önemli üreticilerden biri olan ve ülkemizdeki en yüksek kamyon üretme kapasitesine sahip olan “Ford Kamyon ve Aktarma Organları Fabrikası” Eskişehir İnönü’de üretimine devam ediyor. Sanayi Odası Başkanı Özaydemir, Eskişehir otomotiv sanayisinin gelişimini sürdürdüğünü belirtti. Özaydemir: “Eskişehir’deki sanayi kuruluşları tarafından otomotiv sanayinde kullanılan ana aksam ve parçanın imalatı, en yüksek dünya standartlarında gerçekleştiriliyor. Ayrıca, yetişen çok sayıda nitelikli eleman ve yeni firmaların açılması sayesinde sektörün gelişimi artarak sürüyor. Hiç kuşkusuz bunlar içinde en kayda değer olanı Hisarlar Grubu tarafından geliştirilen “Hiscar” adlı çok amaçlı araçtır. Uzun inceleme ve araştırmalar sonucunda ülkemizde bulunmayan ve üretilmeyen farklı konsepte sahip, çok değişik ihtiyaçlara cevap verebilecek bir aracın geliştirilmesi amaçlandı. Hem 4x2, hem de 4x4 şanzıman yapısına sahip bir aracın geliştirilmesi konusunda detaylı çalışmalar yapıldı. Eskişehir’de otomotiv yan sanayi ürünleri arasında iş makineleri ve traktör emniyet kabinleri de üretiliyor. metal eşya, otomotiv yan sanayi, raylı sistemler sanayi ile döküm sanayi yönünden de Türkiye’nin en gelişmiş üretim merkezlerinden biridir. Eskişehir OSB’nin gelişmiş ve mükemmel altyapı imkânları, ulusal ve uluslararası yeni yatırımcılar açısından Eskişehir’i çok önemli bir yatırım ve cazibe merkezi haline getiriyor.”

“ÇOK YÖNLÜ FIRSATLARA SAHİBİZ”

Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Harun Karacan, Türkiye’nin en erken sanayi ile tanışan şehirlerinden birinin Eskişehir olduğunu ve bu köklü geçmişin şehre önemli derecede artış sağladığını söyledi. Karaca: Eskişehir, ülkemizin en erken sanayileşen şehirlerinden biridir. Bu nedenle köklü bir sanayi ve ticaret geleneğimiz var. Ulaşım imkânlarının her geçen gün gelişmesiyle birlikte her boyutta fırsatlarımız artmaktadır. Eskişehir sanayi ve ticaret alanında çok yönlü fırsatlara sahip. Bu fırsatları ortaya çıkarmayı ve değer üretmeyi ETO olarak en önemli sorumluluğumuz sayıyoruz.” Makine ve metal sektörü Eskişehir’in sanayisinde önemli bir rol oynadığını söyleyen Ticaret Odası Başkanı Karacan, özellikle otomotiv ve havacılık sektörünün şehre katkıları olduğunun altını çizdi. Karacan: “ Eskişehir’in sanayisi içerisinde makine imalat ve metal eşya sektörünün payı yüzde 40 civarındadır. Makine sektörünü gıda, toprağa dayalı endüstri ve hazır giyim takip ediyor. İlimiz; makine imalat sanayisinde faaliyet gösteren ülke ölçeğinde dev firmalara ev sahipliği yapıyor. Tusaş Motor Sanayi A.Ş. ve Tülomsaş-Türkiye Lokomotif Sanayi A.Ş, uçak motoru ve dizel lokomotif alanlarında Türkiye üretiminin yüzde 100’ünü karşılıyor. Ford’un Eskişehir’de bulunan motor fabrikası bir diğer büyük ölçekli yatırımdır. Bunun dışında ilimizde özellikle gıda makineleri üzerine ciddi bir uzmanlık oluştuğu gözleniyor. Eti’nin 1960 yılından günümüze sektörün lider firmalarından biri olması ve yine aynı firmanın kendi ihtiyacı olan makineleri üretmesi gıda makineleri imalatında ilimize özel bir uzmanlık kazandırdı. Türkiye’nin en büyük buzdolabı fabrikası olan Arçelik buzdolabı fabrikası Eskişehir’de faaliyet gösteriyor. Arçelik ile birlikte ilimizde metal eşya endüstrisinde doğal bir kümelenme oluştu. Metal eşya sektöründe eskiden beri soba sanayi kökenli firmalar, dönemsel olarak kabuk değiştirerek metal eşya sektöründe daha gelişmiş firmalar halini aldılar. Bu süreç doğal olarak sektörün ihtiyaç duyduğu makine üretiminin de gelişimini sağladı.”

“KÜRESEL VE ULUSAL MARKALARIN EV SAHİBİYİZ”

Başkan Karacan, Eskişehir Ticaret Odası bünyesinde makine sektöründen dev firmalar bulunmakla birlikte, genel üye portföylerinin KOBİ makine imalatçılarından oluştuğunu söyledi. Karacan: “Odamız bünyesinde makine sektöründe faaliyet gösteren çok sayıda firma yer alıyor. Eskişehir makine sektöründe Arçelik, Tülomsaş, Tusaş, Eti, Ford, GKN Driveline, Candy Group, gibi Türkiye ve dünyaca ünlü dev markalar üretim gerçekleştiriyor. Bugün Eskişehir’in son derece iyi yetişmiş bir insan kaynakları potansiyeli var. Ulaşım ve iletişim teknolojilerindeki olanaklarıyla dünyaya entegredir. Şehircilik anlayışıyla yaşanabilir şehriler arasında öne çıkmaktadır. Dolayısıyla yurt içi ve yurt dışı yatırımcılar önemli imkânlara sahiptir. Eskişehir’in kendi özellikleri ve varoluş biçimine göre, kültür ve kimliğine uygun bir sanayi politikası geliştirmesi gerekiyor. Daha yaratıcı, yenilikçi ve teknolojiye dayalı sanayinin Eskişehir’de büyümesi için biz de çeşitli çalışmalar içindeyiz.”

HEDEF; YENİ PAZARLAR

Eskişehir’in 2009 yılı ihracat değerlerinde toplam rakam 569 milyon dolar olduğu görülüyor. Bu toplam değer içerisinde makine sektörünün payı 338 milyon dolar yani toplam ihracatın yüzde 68’ini oluşturuyor. 2010 yılı ihracat değerlerinde 11 aylık rakamın 566 milyon dolar olduğu gözleniyor. Yine toplam ihracat değeri içindeki makine sektörünün payı 393 milyon dolar olarak istatistiklere yansıdı. Eskişehir’in ihracat rakamları bilinen ve istatistiklere yansıyan rakamlardan çok daha fazladır. Çünkü Arçelik, Ford, Candy gibi Eskişehir’de üretim yapan ancak vergi merkezleri şehir dışında olan firmaların ihracat rakamları Eskişehir ihracat rakamlarına yansımıyor. İlgili fabrikaların ilimizde yarattıkları ürünlerin ihracatı dikkate alındığında ilimizin ihracatının 2 milyar doları bulduğunu söyleyebiliriz.”

“KOBİ’LERE ÖNEM VERİYORUZ”

Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Harun Karacan, oda olarak makine sektörünün gelişimi için yurt içi ve dışında faaliyetlerini sürdürdüklerini söyledi. Karacan: “Eskişehir Ticaret Odası olarak tüm sektörlerin gelişmesi için vermiş olduğumuz emeği makine sektörü için de gösteriyoruz. Üyelerimizin gelişen teknoloji ve ürünleri yakından takip etmesi için gerek yurt içi, gerekse yurt dışı fuar organizasyonlarımızla üyelerimize hizmet veriyoruz. Oda olarak çabalarımızı özellikle KOBİ’lere yönelik olarak yürütüyoruz. Yeni hedef pazarlara ikili görüşme ve iş gezileri düzenleyerek üyelerimize yeni pazarlar yaratmak amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz kriz döneminde krizden daha az etkilenen bölgelere örneğin Suriye’ye ve Kuzey Irak’a düzenlediğimiz etkili gezi ile üyelerimizin kriz döneminde pazarlarını genişletmelerine ve yeni iş bağlantıları kurmalarına yardımcı olduk.” Ticaret Odası Başkanı Karacan, Eskişehir’in önemli bir ticari merkez olduğunu söyledi ve gelecek dönem hedeflerinden bahsetti. Karacan: “Dış ticaret, ETO bünyesinde yenilenen ve güçlenen birimlerimizin en önemli odağını oluşturuyor. İhracat potansiyellerini geliştirmek, daha güçlü ve küresel pazarlara açılan bir girişimci kültürünü yaratmak istiyoruz. Biz Türkiye’nin ve Eskişehir’in sahip olduğu değerleri tüm dünyaya sunabilecek fırsatları yaratmakla ilgili bir misyonun takipçisiyiz. Önümüzdeki dönemde Avrupa Birliği ülkeleri ile rekabet içinde olan firmalarımızın göreceli üstünlüklerinden faydalanmayı hedefliyoruz. İtalyan ve Alman gıda makinelerine fiyat, ucuz Çin makinelerine göre kalite bakımından alternatif olan makine üreticilerimizin Kuzey Afrika ve Ortadoğu pazarında daha etkin rol oynamaları için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Eskişehir her yönüyle ilham veren bir şehir. Köklü bir sanayi ve ticaret geleneğine sahibiz. Sahip olduğumuz bu değerleri ekonomik anlamda daha da büyütmek için enerjimizi yoğunlaştırmalıyız. Hedeflerimizde birliği sağlayarak, uzun dönemli stratejik planlamalar içinde tüm sektörlerde sinerji yaratarak yol almaya öncelik veriyoruz. ETO bu düşünceyle öncülük rolünü üstleniyor” dedi.