Ülkemizde ithalat yapan firmalar açısından ‘gümrük’ konusu her zaman önem teşkil etmektedir. Türkiye’de ikisi kapalı olmak üzere toplam 28 tane gümrük kapısı bulunuyor. 8 ülkeye açılan bu kapılarda yaşanan sorunlar ve yapılması gerekenlerle ilgili olarak Türkiye Gümrük Müşavirliği Derneği ile görüştük.
Latince’de ticaret manasına gelen ‘Commercium’ kelimesinden gelen ‘Gümrük’, ticaret eşyasından alınan vergi anlamına geliyor. Türkiye’de özellikle Cumhuriyet döneminde gümrüklere sahip çıkıldı, gümrüklerle ilgili köklü tedbirler alındı. Tarife kanunlarından ayrı olarak yayınlanan ilk Gümrük Kanunu ise 02.05.1949 tarihli 5383 sayılı yasası oldu. Ülkemizde 8 ülkeye açılan toplam 28 tane gümrük kapısı bulunmaktadır. Bunlar: Bulgaristan’a açılan Dereköy (Kırklareli), Hamzabeyli (Edirne), Kapıkule (Edirne); Yunanistan’a açılan Uzunköprü (Edirne), İpsala (Edirne), Pazarkule (Edirne); Suriye’ye açılan Yayladağı (Hatay), Cilvegözü (Hatay), Islahiye (Gaziantep), Çobanbey (Gaziantep), Karkamış (Gaziantep), Öncüpınar (Kilis), Akçakale (Şanlıurfa), Ceylanpınar (Şanlıurfa), Mürşitpınar (Şanlıurfa), Şenyurt (Mardin), Girmeli (Mardin), Cizre (Şırnak); Irak’a açılan Habur (Şırnak); İran’a açılan Esendere (Hakkâri), Kapıköy (Van), Gürbulak (Ağrı), Borualan (Iğdır) (kapalı), Azerbaycan’a açılan Dilucu (Iğdır), Ermenistan’a açılan Akyaka (Kars), Alican (Iğdır) (kapalı) ve Gürcistan’a açılan Türkgözü (Ardahan), Sarp (Artvin) sınır kapıları bulunmaktadır.
Türk makine sanayisinde üretim yapan firmalar yurt dışından ham madde temin etmek istediğinde (demir, çelik, alüminyum gibi), ithalatı olacak ürün ne gibi kontrollerden geçiyor?
Ülkemizde faaliyet gösteren makine sanayisinde firmaların yurt dışından ham madde temininde “demir, çelik, alüminyum ithalatlarında; 72.01 ile 72.29 GTİP pozisyonlarında demir çelik ürünleri içermekte olup, hemen hemen hepsi tahlile tabidir. Yani üründen gerekli örnek alınarak tahlille kontrolleri yapılmaktadır. 72.04 hurda olanlar için 2010/23 standardizasyon tebliğ kapsamında olup, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın denetiminde lisansla ithalleri yasaklanmıştır. 72.05 GTİP’li demir tozlarının bazıları 2010/5 tebliğ kapsamında Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın uygunluk yazısı ile ithal edilebilmektedir. 72.9, 72.10, 72.11, 72.17, 72.18, 72.24, 72.26 GTİP’li bazı tarifelerde TSE uygunluk denetimi yapılmaktadır. (2010/1 standardizasyon tebliği gereğince) 72.14 GTİP 2010/14 standardizasyon tebliği gereğince CE belgesiyle ithalleri yapılabilmektedir. Aynı şekilde 76’ncı fasıl alüminyumlar da tahlile tabi olup 76.06, 76.07 GTİP’li alüminyum saclar Çin menşeili olanları gözetime tabidir. 76.12 GTİP’te ayrıca TSE ile kontrolleri yapılmaktadır. Makine ihracat safhasında kırmızı hatta takılan ürünler oluyor mu? Oluyorsa hangi sıklıkta ve genel anlamda hangi nedenden ötürü oluyor? Makine ihracatı safhasında kırmızı hatta takılan ürünler sistem tarafından tayin edilmektedir. Bazen de görevli muayene memuru tarafından belirlenmektedir. Kırmızı hat kriterlerinin birden çok sebebi vardır. Eşyanın özelliğinden geldiği ve gideceği yere göre, ürünle ilgili ihbardan firmanın kendisi veya takipçisinin ihbarlı olması hatta sistemin ihracat işlemlerinde çok düşük düzeyde de olsa (yüzde 5) kırmızı hat kriterlerine örnekleme sayabiliriz.
Gümrük Birliği çerçevesinde Türkiye- AB ticari ilişkileri sizce nereye gidiyor? Geçtiğimiz yıllara göre ihracat anlamında çalışan firmalarımızın gümrük geçişleri kolaylaştı mı?
Gümrük Birliği çerçevesinde Türkiye- AB‘nin ticari ilişkilerinin gidişatı konusunda şöyle değerlendirme yapılabilir. Bu sorunun iki boyutu vardır. Birincisi siyasi, ikincisi ise işlem bazındadır. AB’nin istemiyle Türkiye’deki gümrüklerin modernizasyonu çerçevesinde alt yapı çalışmaları tamamen kurulmuş en ufak bir eksiğimiz kalmamıştır. Hatta iddia edebiliriz ki AB’ye üye çok ülkeden bu konuda daha öndeyiz. 2011 yılında geçmeyi planladığımız ‘e-uygulama’ başlığında kâğıt ortamdan kalkacağından ve bir takım bürokrasi azaltılacağından işlemler daha kolay, daha basit, daha iyi olacağı düşünülmektedir.
Özelikle geçen sene makine ve takım tezgahı üreticilerimizin İran, Irak ve Suriye’ye ihracatta ihracat izin prosedürleri ve gümrük sorunları yaşadıkları çok konuşuluyordu. Şimdi bu durum bir açıklığa kavuştu mu?
İran, Irak ve Suriye ile aramızda serbest ticaret anlaşmaları bulunmaktadır. Bu çerçevede serbest ihracat yapılabilmektedir. Ancak AB’nin özellikle Amerika’nın nükleer ve nükleer çift kullanımlı eşyalarının ihracında uygulamamızı istediği bir takım izinlerle belgelerle ihracat yapılabilmektedir. Verilecek izinler Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca düzenlenmektedir. Bu nedenle bu ülkelere nükleer çift kullanımlı eşyaların ihracında problem devam ettiğinden dikkat edilmesi gerekmektedir. Bununla ilgili liste 07.12.2007 tarihli 26723 sayılı resmi gazetede ayrıntı vardır.
Peki, kara ulaşımında sınırda oluşan kuyrukların uzunluğuyla alakalı düşünceleriniz nelerdir?
İthalat ve ihracat için gelen araçların iki bölüme ayrılması, kontroller aşamasına bir düzen getirir mi? Sınırda oluşan kuyrukların tek sebebi Türkiye’deki uygulamalar değildir. Teknik nedenlerden dolayı sistemlerdeki iletişim ağının zaman zaman kopması ve karşı ülke uygulamalarından kaynaklanan sebepler buna örnek olarak sıralanabilir. Bunlardan teknik uygulamalarla ilgili ciddi çalışmalar yapılmakta olup, bu sorun giderilmektedir. Karşı ülke gümrüğünden doğan problemlerin çözümü ise zaman zaman yapılan protokollerle düzeltilmeye çalışılmaktadır.