Marmara Bölgesi’nin Anadolu’ya açılan kapısı olan Sakarya, makine ihracatında 13. önemli il konumunda yer alıyor. Sakarya’nın makine ve aksamları sektörü ihracatı 2010 yılında yüzde 21,7 artarak 47,9 milyon dolar gerçekleşti. İl ...



Marmara Bölgesi’nin Çatalca-Kocaeli Bölümü’nde yer alan Sakarya ilinin toplam nüfusu 851.292’dir. Sakarya’nın kuzeyinde Karadeniz, batısında İzmit, Bursa, doğusunda Düzce ve güneyinde de Bolu ve Bilecik bulunuyor. Sakarya coğrafi konumu itibari ile sanayi, tarım ve turizm yatırımlarına uygun bir nitelik taşıyor. Özellikle İstanbul, Bursa ve Kocaeli üçgeninde sanayinin yoğunlaşması, bu bölgeyi alternatif bir yatırım alanı haline getirdi. Sakarya’nın ekonomisinde son yıllarda kurulan sanayi kuruluşları ile birlikte sanayileşme gelişmeye başladı. Ekonomisi bugüne kadar tarım ve ticarete bağlı olarak gelişen Sakarya, 1990’lı yılların başından itibaren sanayi ağılıklı bir gelişim içine girdi. Sanayinin büyük gelişme göstermesiyle şehirlerde yaşayan nüfus oranı da yükseldi. Ancak 1999 yılında yaşanan deprem nedeniyle şehir nüfusunun bir kısmı kırsal kesime geçmek zorunda kaldı.

Marmara’yı Anadolu’ya bağlıyor
Sakarya konum itibariyle ülkemizin sosyo-ekonomik açıdan en gelişmiş bölgesi olan Marmara Bölgesi’ni, Anadolu’nun diğer bölgelerine bağlayan ana ulaşım akışı üzerinde yer alması ilin iç turizmine de büyük canlılık getiriyor. İl özellikle termal kaynaklar bakımından oldukça zengin bir potansiyele sahiptir. Sakarya ili İhracatçı Birlikleri kayıt rakamlarına göre 2010 yılında genel ihracat içerisinde 10. sırada yer alıyor. Sakarya’nın 2010 yılı genel ihracatı, 2009 yılına göre yüzde 2,8 azalarak 1,7 milyar dolardan 1,6 milyar dolara geriledi. Sakarya 2010 yılında Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 1,5’ini gerçekleştirdi. 2011 yılı ilk çeyreğinde ise toplam 527 milyon dolar ihracat kaydedildi.

En çok ihracat Almanya’ya
Sakarya’nın 2010 yılı ihracatında sırasıyla Almanya, İspanya, Fransa, İngiltere ve İsveç önde gelen ülkelerdir. Almanya yüzde 18,5 ile en fazla ihracatından pay alan ülke oldu ve söz konusu ülkeye ihracat 308 milyon dolar gerçekleşti. Sakarya’nın sektörel ihracat rakamlarına bakıldığında, 2010 yılında toplam 1,6 milyar dolarlık ihracatın yüzde 95’i (1,5 milyar dolar) sanayi sektöründe kaydedildi. Sanayi sektörünü 63,4 milyon dolar ile tarım sektörü takip ediyor. “Sanayi mamulleri” ihracatı içerisinde taşıt araçlarının ardından en büyük payı yüzde 3 ile makine ve aksamları alıyor.


2010 yılında yüzde 21 artış

84. fasıl olarak tanımlanan makine ve aksamları sektöründe Sakarya’nın ihracatı 2010 yılında yüzde 21,7 artarak 47,9 milyon dolar gerçekleşti. Sakarya’nın makine ihracatı gerçekleştirdiği ülkeler arasında ilk sırayı 9 milyon dolar ile İtalya, onu 7,2 milyon dolar ile Almanya ve 5,4 milyon dolar ile de Rusya Federasyonu takip ediyor. Diğer taraftan Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği iştigal alanında yer alan GTİP’ler bazında ise Sakarya’nın 2010 yılı makine ihracatı yüzde 27,4 oranında arttı. Sakarya’nın ihraç ettiği makine mal grupları arasında en büyük payı pompa ve kompresörler alıyor. Makine ihracatında en büyük artış endüstriyel ısıtıcılar ve fırınlar; gıda makineleri ile takım tezgâhlarında meydana geldi. Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği iştigal alanı itibariyle Sakarya 2010 yılı makine ihracatında 13. önemli il konumundadır.

“Makine sektörü, itici güçtür”
Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mahmut Kösemusul, Türkiye ve Sakarya açısından makine sektörünün önemini değerlendirdi. Makine sektörünün tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin sanayileşmesinin de itici gücü olduğunu söyleyen Başkan Kösemusul, gelecekteki gelişimin de temel taşının makine sektörü olacağını ifade etti. Kösemusul: “Makine imalat sanayi bütün dünyada olduğu gibi ülkemizin sanayileşmesinin de itici gücüdür ve gelecekte de bu gelişimin temel taşı olacaktır. Türk makine sanayi 1990 yılından bu yana yaklaşık yüzde 20 oranında yıllık büyüme gösterdi” dedi. Mahmut Kösemusul, Türk makine imalatçılarının çoğunluğunun KOBİ’lerden oluştuğunu söyledi. Kösemusul: “Birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de makine imalatçılarının büyük çoğunluğu KOBİ niteliğinde olup, bu yapı değişen ekonomik koşullara ve teknolojik gelişmelere karşı daha esnek ve hızlı cevap verme imkânı sağlıyor. Sektörde faaliyet gösteren KOBİ’lerin sahip olduğu ucuz iş gücü avantajı ve gelişmiş mühendislik becerileri, makine imalatçılarının uluslararası pazarlarda rekabet şansını arttıran unsurlardır. Türk Makine İmalat Sanayi’nde, her türlü parça ve aksamın yüksek kalitede ve rekabet edilebilir fiyatlarda üretimi yapılıyor. Üretim sürecinde yerli girdi oranı yüzde 80–85 civarındadır.”

“Her sektör makineye ihtiyaç duyuyor”
Her sektörde makineye ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Başkan Kösemusul, dünyada son yıllarda makine üretimini müşteri istekli bir yönelim gösterdiğini söyledi. Kösemusul: “Ülkemizin emek yoğun karakterini koruyan makine sektörü, bu yapısı ile gelişmiş ülkelerde de benzer karakter gösteriyor. Çok az sayıda makine tipi hariç, seri imalat teknikleri bu sektörde uygulanmıyor. Son yıllarda dünyada makine imalatında müşteri istekleri doğrultusunda bir eğilim söz konusudur. Bu talepler, ek bir mühendislik çalışması gerektiriyor. Artan maliyetler ise talep edildiği ülkelerde fiyatların artmasına sebep oluyor. Makine sektörü Sakarya ve ilimiz adına çok önemli bir sektör ve önemli bir yere sahiptir. Makine hepimizin bildiği gibi her sektörün ihtiyacı olduğu bir iş bölümüdür. Tarıma girseniz makineye ihtiyaç var, inşaata girseniz makineye ihtiyaç var, otomotive girseniz ihtiyaç var. Dolayısıyla ilimizin de söz konusu sektörlerde ciddi bir yeri olduğu için makine sektörü çok önem arz ediyor.”



“Ölçek ekonomisine geçilmeli”

Başkan Kösemusul, Sakarya makine sektörünün daha gelişmesi için özellikle küçük ölçekli firmaların rekabet gücünün korunması ve geliştirilmesi ile mevcut pazarların kaybedilmemesi amacıyla ölçek ekonomisine geçişi kolaylaştıracak ve destekleyecek bir programın uygulanmasının gerektiğini söyledi. Kösemusul, yapılması gerekenleri sıralamaya şöyle devam etti: “Fuar organizasyonlarının bugün geldiği nokta itibariyla sektörün yaygınlaşması nedeniyle sektör ile ilgili fuar etkinlikleri arttırılmalı ve organizasyonların daha verimli olması için tedbirler alınmalı, makine sektörü için fuar destekleri arttırılmalıdır. İhraç pazarlarımız içinde büyük paya sahip olan gelişmiş ülkelerin pazarlarının da büyük ölçüde daralacağı dikkate alınarak, ihracatçıların kapalı pazarlara yönlendirilmesi ve bu alanlarda destek sağlanması gerekmektedir. Pazar araştırmalarında sağlanan destek yüzde 80’lerin üzerindeki seviyelere çıkarılmalıdır. Sektörde kümelenme çok önemli. Sakarya bu anlamda başarıyı yakalayan iller arasında yer alıyor. İhracat noktasında da oranlarımızın arttırılmasında makine imalat sektörünün ilimize katkılarının kümelenme ile artacağına inanarak SATSO olarak SAMİB’in kurulmasına öncülük ettik.”

Ortak sorunlara ortak çözümler
Başkan Mahmut Kösemusul, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası olarak makine sektörüne yönelik yürüttükleri faaliyetler hakkında bilgi verdi. Kösemusul: “Sakarya bölgesinde makine imalatı yapan, makine aksamları ve yedek parçası üreticilerini, takım tezgâhları, marangoz, mobilya, ahşap ve orman ürünleri, mermer, seramik makinelerini üretenleri, gıda, hayvancılık, ziraat, tıbbi, milli savunma, gemi ve otomotiv endüstrisinde, raylı ve askeri taşıtlarda, istifleme ve yükleme yapan üreticileri bir araya toplamak amacıyla SATSO’nun önderliğinde Sakarya Makine İmalatçıları Derneği (SAMİB) kuruldu. Kümelenme, işletmelerin ortak sorunlarına ortak çözümler üreterek sektörün kalkınmasını sağlıyor. Bu uygulamayı diğer sektörlere de yayma çabasındayız. Bu yeni oluşum SATSO’nun yanında üniversite ve teknokent desteğini de alarak makine ve makine aksamları imalatı alanında çalışan üreticiler, tedarikçiler ve diğer paydaşları arasında bilgi ve kaynak paylaşımı ile her türlü iş birliğini geliştirerek etkin bir sinerji ortamı oluşturmada, bu sektöre ulusal ve uluslararası alanda öncülük etmede örnek bir kümelenme ve iş birliği modeli oluşturacaktır.”

“İstikrar için makine sektörü desteklenmeli”
Başkan Kösemusul Sakarya’nın ihracat potansiyelinin yeterli olduğunu ve ihracatta öncelikli sektörün otomotiv olduğunu söyledi. Başkan Kösemusul makine sektörünün de daha çok öne çıkması için çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi. Kösemusul: “Sakarya’nın ihracat potansiyeli var. Günümüzde Türkiye’nin en çok ihracat yapan illerinden biriyiz; ama başı otomotiv sektörü çekiyor. Herhangi bir krizde ihracat sıralamamızı değiştiriyor. Oysa makine imalat sektörü gibi sektörlerin desteklenmesi, sıralamadaki yerimizi korumamız ve yükseltmemiz için gerekli. Bu amaçla Sakarya İhracatını Geliştirme Projesi (SAİGEP) başlattık. 2 yıl sürecek faaliyetlerde eğitimden pazar aramaya, ihracat noktaları ve lojistik tanıtım hizmetlerine kadar pek çok konu var. SATSO iş birliğiyle SAİGEP projesine SAMİB desteği de geldi ve güzel sonuçlar alacağız.”

“Makine İhtisas Endüstri Bölgesi” kurma yolunda
SAMİB Başkanı Metin Kar, derneğin Sakarya makine sektörüne getirdiği avantajlardan bahsetti. Başkan Kar: “SAMİB öncülüğünde Sakarya’da ve Doğu Marmara Bölgesi’nde ilk kez gündeme getirilen Makine İhtisas Endüstri Bölgesi ile ilgili çalışmalar SAMİB’in kuruluşu ile birlikte başlatıldı. Bu çalışmalar ile ilgili Sakarya Üniversitesi, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının desteği alındı. Kümelenme ve ihtisaslaşmaya verilen önemin her geçen gün arttığı ülkemizde ve bölgemizde bu projenin hayata geçirilmesi zaruridir. Bu amaçla hedef birliği yapmış olan Sakaryalı makine ve makine aksamları üreticileri SAMİB çatısı altında bir araya geldi. Bu birliktelikten firmaların bir arada olması düşüncesi ile SAMİB olarak bir Makine İhtisas Endüstri Bölgesi çalışması başlatıldı. Toplanılan ön talepler ile SAMİB üyeleri ve Sakarya’daki birçok makine üreticisinin bir arada olmasının avantajları tartışıldı. Çıkan sonuçta kurulması planlanan Makine İhtisas Endüstri Bölgesi’nde yapılacak çalışmalar ile katma değeri yüksek makinelerin üretimi gerçekleştirilecek. Böylelikle, bölgemizin ve ülkemizin ulusal-uluslar arası rekabet gücünün arttırılmasına katkı sağlanacaktır.”

“Her şeyin çözümü iş birliğinde”
Sakarya Makine İmalatçıları Birliği Başkanı Metin Kar, bölge içerisinde gerçekleştirilmesi düşünülen projeler hakkında şunları söyledi: “Ar-Ge merkezi kurulması, rekabet öncesi iş birliği projesinin hayata geçirilmesi, üniversite-sanayi iş birliği ortak platformu kurulması, makine imalatını destekleyici sektörlerin ihtisas bölgesinde uygun bir biçimde konumlandırılması, diğer sanayi bölgeleri ile entegrasyonun sağlanması planlanıyor. Ayrıca ortak faaliyetler ile lojistik maliyetlerinin düşürülmesi ana hedefler içerisinde geliyor. Sakarya makine ve makine aksamları imalat sektörünün var olan kapasitesinin verimli kullanılması, envanter oluşturulması da sağlanacak. Özellikle savunma sanayi, raylı taşımacılık, otomotiv, denizcilik ve bunun gibi stratejik projelerde iş birliği yapılarak şehrin markalaşmasına da katkıda bulunulması hedefleniyor.”

“Ara malı ithalatını azaltmayı hedefliyoruz”
SAMİB Başkanı Metin Kar son olarak birliklerinin diğer faaliyet ve hedeflerinden bahsetti. Başkan Kar: “SAMİB’in kümelenme sonrası faaliyetlerinin içerisinde ara malı üretimi de bulunuyor. Böylece ülkemizin ara malı ithalatının azaltılması stratejisine katkı sağlanabilecek. Ara malı ithalatının azalabilmesi için yan sanayinin gelişmesi gerekiyor. Makine imalatçılarının ihtiyaçları olan hidrolik, pnömatik, şalt cihazları ve benzeri parçalarda üyelerimiz arasında ortaklık kültürü geliştirilerek bu parçaların üretilmesi teşvik edilecek ve sağlanacak.”