1976 senesinde belediyeler, ozel idareler ve ozel sektore hizmet vermek icin kurulan tarmaş, bu gun inşaat ve altyapı malzemeleri imal edebilen tesisleri ve yardımcı makineleri ureterek pek cok ulkeye ihracat gercekleştiriyor.
Dünyadaki ekonomik gelişmeler ve küreselleşme süreci dikkate alındığında, önümüzdeki uzunca bir süreçte de ihracata dayalı gelişim modelinin muhafaza edileceğini söyleyebiliriz. Bu anlamda Türkiye’nin de ekonomisinin temel gelişimi ihracattaki başarıları- na dayanıyor. Genel ekonomik gidişata baktığımızda ülkemizin 2007 yılında bu temel doğruyu başarıyla yerine getirdi- ğini söyleyebiliriz. 2007 yılında Türkiye ihracatta rekor seviyeyi yakaladı. Tabii ki bu gelişmeden makine sektörü de pay aldı. Verilere baktığımızda, son yıllarda Türk makine sektörünün ihracat artış rakamlarının genel ihracatın önünde seyrettiğini görüyoruz. Sektörde iştigal eden firmalarımız doğunun ucuz üretimi ve batının kaliteli ve markalaşmı ş firmalarıyla mücadelelerinde önemli başarılar kazanıyor. TARMAŞ da ülke ekonomimizin gelişiminin yolunun ihracattan geçtiğinin bilincinde olan ve pek çok ülkeye ihracat gerçekleştirerek kendi alanında sektörde önde gelen kuruluşlar arasında yer alan firmalarımızdan birisi. TARMAŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Sevilmiş ile merkezinde Türk makine sektörünün ihracatı nın yer aldığı ve firmanın üretimini, hedeflerini konu alan bir haber çalışması gerçekleştirdik.
1976 YILINDAN BERİ FAALİYETTE
TARMAŞ Makina Sanayi, 1976 yılında belediyeler, özel idareler ve özel sektöre beton boru, beton parke, briket imal makinesi ve ekipmanlarını üretmek üzere kurulmuş bir firma. TARMAŞ bu gün inşaat ana konu olmakla beraber altyapı malzemeleri üretimi yapabilen tesisleri ve yardımcı makineleri üretmek, satış ve satış sonrası müşteri hizmetleri konusunda çalışmalar yürütüyor. Firmanı n ürün gamında; beton parke taşı makinesi ve kalıpları, briket-yapı taşı makinesi ve kalıpları, Ø200 mm – Ø3200 mm /Boy:1500 mm – 2500 mm beton boru makineleri ve kalıpları, beton santrali ve değişik özelliklerde elektro-hidro-mekanik sistemler bulunuyor. TARMAŞ, mevcut üretimlerini arz-talep dengesini bozmayacak, sektördeki, referans olabilecek, nitelikli, marka olan firma ürünleri ile rekabet edebilecek, yurt içi imkânlar içerisindeki mevcut teknolojiyi takip ederek, tüm uyarlamaları tamamlanarak ve gelişime açık olarak üretim yapıyor. Üretimleri hakkı nda bizi bilgilendiren Özlem Sevilmiş, “Makinelerimizdeki üretilen ürün kalitesini artıracak, vibrasyon ve presleme özellikleri en iyi olacak şekilde tüm imkânları kullanmaktayız. Endüstriyel otomasyon, makinelerimize uyarlanmış bulunmaktadır. İşçi ve iş güvenliği konusunda güvenirlilik sağ- lanması, makine üretimimizin temelini oluşturmaktadır” şeklinde konuşuyor.
TARMAŞ’IN GENİŞ BİR İHRACAT YELPAZESİ VAR
Türk makine sektörünün gelişimi için ihracata ağırlık vermek hayati önem taşıyor. Firma olarak bu gerçeğin bilincinde olan TARMAŞ da dış pazarlara açılabilen ve her geçen sene ihracat rakamlarını yukarı çekmeyi hedefleyen bir kuruluş. Bizlere ihracat yaptıkları pazarlar hakkında bilgi veren Özlem Sevilmiş “Makine ihracatımızı ağırlıklı olarak Irak, Sudan, Ürdün, Mısır, Suriye, Cezayir, Libya, Suudi Arabistan, Gürcistan, Nahçıvan ve Türkmenistan’a gerçekleştiriyoruz” diyor. Gerek firmalarının verili durumundan, gerekse ülkemizdeki makine sektörünün içinden geçtiği şartlardan ötürü TARMAŞ’ı n dış rekabette sınırsız gücü olmadığı nı belirten Özlem Sevilmiş, “Gelişmiş ülkelerdeki pek çok firma ile eşit koşulda rekabet edemiyoruz. Onların yararlandıkları uzun vade düşük faiz gibi finans desteklerinden ve devletlerinin onlara sağladığı vergi olanakları ndan yararlanamıyoruz. Aynı zamanda iç pazarımızda daralma yaşandığından dış pazarlara yöneliyoruz ancak burada da ucuz Çin ve Uzakdoğu ürünleriyle rekabet bizi zorluyor. Bu sebeplerden sınırsız rekabet söz konusu değil. Dış pazarda büyük firmalarla rekabetimiz orta düzeydedir” diye konuşuyor.
HİZMETLER MAKİNE SATIŞI İLE SINIRLI DEĞİL Sürecin bu şekilde işlemesine rağmen TARMAŞ pek çok yabancı müşteriye ürünlerini ulaştırmayı ve onların güvenini kazanmayı başarabilmiş durumda. firma olarak sadece satış yapmakla yetinmeyen TARMAŞ satış sonrası hizmetleriyle de müşterilerinin beğenisini kazanıyor. Müşteri memnuniyetinin sırf bu sektörde değil her sektörde başarı- nın altın anahtarı olduğunu söyleyen Özlem Sevilmiş, “Birlikte çalıştığımız yabancı firmalar ürün kalitemizden oldukça memnun. Şimdiye kadar bu konuda bir problem yaşamadık. Şimdiye kadar izlediğimiz ilkeli çizgiyi sürdürdüğümüz takdirde ileride de bir sorunla karşılaşacağı mızı tahmin etmiyorum. Sadece satı ş yapıp bir kenara çekilmiyoruz, montaj ve satış sonrası hizmetlerimiz müşteriyi oldukça tatmin edici durumda ve bu yönüyle satış yaptığımız müşteriler tarafı ndan uzun vadede tercih edilmeyi bir anlamda garanti altına almış durumdayı z” diyor.
URETİMİ CEVREYLE UYUMLU Günümüzde sanayi kuruluşlarının üretimlerinde kaliteye, dayanıklılığa, teknolojik yeniliklere önem verdikleri kadar ekosisteme de duyarlı olmak durumundalar. Küresel ısınmayla beraber hemen her gün felaket senaryoları anlatılırken, artık büyük ulusal kanallarda dahi çevre duyarlılığı ile ilgili programlar yapılırken ülkesine ve dünyaya duyarlı sanayicilerin bu soruna kayıtsız kalmaları tabii ki mümkün değil. Bütün bu gelişmelere duyarsız kalamayacaklarını belirten Özlem Sevilmiş, “Son tahlilde dünya hepimizin evi sayılır. Sanayi üretiminin de bu küresel ısınma denilen süreçte önemli etkileri olduğu göz önüne alındı- ğında üretim süreçlerimizi doğal dengeye zarar vermeyecek şekilde organize etmeli ve aynı şekilde ortaya çıkardığı- mız ürünlerin de çevreyle uyumlu olması nı sağlamalıyız. Pek tabii ki biz bu işleri kar etmek ve ülke ekonomimize kazandı rmak için yapıyoruz ancak üretimimizi artı değer merkezli kurguladığı- mız kadar doğal dengeye de özen göstermezsek sonunda kazanabileceğimiz bir dünya da kalmayabilir. TARMAŞ da bunun bilincinde olan bir işletmedir. Sadece çıkarılan çevre mevzuatları değil bu bilinç sonucunda bütün üretim sürecimizde çevre ve insan sağlığına duyarlı olmaya çalışıyoruz. Üretmiş olduğumuz makinelerimizin de çevreye en ufak bir zararı yoktur” şeklinde konuşuyor.
“İHRACATIN VARLIĞI VE ONEMİ ANLATILMALI” Ülkemizin, pek çok ülkede büyük önem taşıyan makine sektörü konusunda atı- lım içinde olduğu bir gerçek. Son yıllarda sektörün ihracat oranları sürekli olarak genel ihracatın üzerinde seyrediyor. Ancak bütün dünyada ihracata dayalı bir model üzerinden ekonomik büyümenin gerçekleştirildiğini ve ülkemizde de hem genel olarak ekonomimizin hem de özel olarak makine sektörünün gelişiminin asıl itici gücünün ihracatı artırmak olduğunu düşündüğümüzde şu anda istenilen noktada olmadığımızı söyleyebiliriz. Ülkemizin makine sektöründe, 2007 yılında gerçekleştirdiği yaklaşı k 9 milyar dolarlık ihracat rakamını değerlendiren Özlem Sevilmiş, bu miktarı n yeterli olmadığını belirtiyor. Sevilmiş, “Öncelikle Türkiye’deki işletmeler genelde esnaflık ve KOBİ boyutunda. Ölçeği, kapasitesi, hacmi büyük olan firmalar zaten ihracat konusunda yeterli bilgiye sahip. Fakat KOBİ’ler kısıtlı imkânlarla ancak imalat faaliyetleriyle uğ- raşabildikleri için ihracat hakkında vizyon geliştirebilmiş değiller. Bu açıdan büyük küçük her sektör ve firmaya ihracatı n varlığı ve önemi ısrarlı bir şekilde anlatılmalı” diyor. Sektördeki ihracat rakamımızın yukarı- lara taşınabilmesi için teşviklerin arttı- rılması, sadece ihracat teşviklerinin de- ğil o aşamaya gelinene kadar teknoloji geliştirme, Finansal destek gibi konularda adımlar atılmasını söyleyen Özlem Sevilmiş, “Fakat bu teşvikler konusunda şöyle bir sorun var. Teşvikler var fakat teşvikleri almak çok zor. Bu şartlar kolaylaştı rılmalı, zorluklar kaldırılmalı, şartlar daha gerçekçi olmalı. Vergi, harç gibi bizleri zor durumda bırakan ihracat masrafları azaltılmalı ve bu şekilde pazarlara ulaşma kolaylaştırılmalı” şeklinde konuşuyor. Sevilmiş ayrıca, sektörel gruplaşmalar oluşturularak çalışmaların sistematik bir boyuta getirilmesi ve bu gruplaşmaların dernek vs. isimler altında toplanmasının yararlı olabileceğini vurguluyor.
“YURTİCİ URETİMİ VE CEŞİTLERİMİZİ ARTIRMALIYIZ” Ülkemizin makine sektöründe dünya pazarından aldığı pay üzerine de sohbet ettiğimiz Özlem Sevilmiş ürün çeşitlili- ğinin artırılmasının çok önemli olduğunu dile getiriyor. Dünya pazarından aldığı mız payın artmasının öncelikle yurtiçi üretimimizin ve çeşitliliğinin artması na bağlı olduğunu söyleyen Sevilmiş, bundan sonra hayata geçirilen ihracatı artırma çareleri çözüme kavuşturuldu- ğunda bir anlamı olacağını söylüyor. Sevilmiş ayrıca, ihraç edeceğimiz ürünlerin pahada ağır ama maliyette düşük artı değeri fazla ürünler olmasının beraberinde ciddi bir avantaj getireceğini vurguluyor.
“HAMMADDE FİYATLARINDAKİ DENGESİZLİK SEKTORUN GELİŞİMİNE ENGEL” Son yıllarda hızlı bir yükseliş içine giren ve her geçen gün gelişimi daha da ivme kazanan Türk makine sektörü kimi sorunlar da yaşamıyor değil. Gerek dünyadaki gerekse ülkemizdeki ekonomik gelişmelerden olumlu ya da olumsuz birebir etkilenen sektör aynı zamanda pek çok sektör temsilcisinin de belirttiği gibi kimi yapısal sorunlarla da karşı karşıya. Olumlu gelişmeleri ısrarla vurgulasalar da sektör temsilcileri başarılarının artması ve ülke ekonomimizin gelişimi açı- sından bu problemlere de işaret ediyorlar. Bu konu üzerine konuştuğumuz Özlem Sevilmiş bizlere kendi penceresinden sektörün yaşadığı ve aşması gereken sorunlardan bahsetti. Sektörün en önemli problemleri arasında hammadde Şyatlarının dengesizliğinin öne çıktı- ğını belirten Sevilmiş, aynı ürünü satan Şrmalar arasındaki fiyatlar arasında farklılıklar bulunduğunu ve bunun anlaşı labilir olmadığını söyledi. Özlem Sevilmiş, “Tabi bunda kalite, marka vs. çeşitli unsurlar etken olabilir. Fakat bu kesin değil. Yani markası iyi diye veya kaliteli diye çok fiyat farkı olmamalı. Bu konunun denetimi fiyatlar, yani üreticiye yansıyan yönü açısından önemli. Daha açık ifadeyle o emtia gerçekten kaliteli diye mi pahalı yoksa serbest piyasa etkisiyle mi bu şekilde üreticiye yansıyor. Bunu işletme kendi içerisinde satın alma birimi yoluyla çözebilir. Fakat ne kadar destek olursa o kadar üretim artar diye düşünüyoruz” şeklinde konuştu. Sevilmiş ayrıca, ihracat olsun olmasın her türlü girişim, yatırımın desteklenmesi gerektiğini ve bu desteğin belirli kesime yönelik değil, genel bir şekilde uygulanması gerektiğine işaret etti. Özlem Sevilmiş, hammadde ve malzeme maliyetlerinin dışında, işgücü maliyetlerinin de SSK ve vergi yükünün ağırlığının etkisiyle işverene ve girişimciye ağır yük getirmekte olduğunu, bu konuda da ciddi iyileştirmeler, düzenlemeler yapılması gerektiğini söylüyor.
TARMAŞ’IN İHRACATI ARTIYOR Son olarak, başından beri sohbetimizin temel gündemi olan ihracat konusunda Özlem Sevilmiş’ten TARMAŞ’ın durumu hakkında bilgi alıyoruz. Firmanın 2007 yılı ihracatının 1 milyon dolar olduğ unu öğreniyoruz. Özlem Sevilmiş bize 2008 Temmuz sonu ihracatlarının 1 milyon 665 bin dolar olarak gerçekleştiğini ve yılsonu itibarı yla da bu rakamı yukarıya çekmeyi hedeflediklerini, bunu da başarabileceklerini söylüyor. SPOT. “ Öncelikle Türkiye’deki işletmeler genelde esnaflık ve KOBİ boyutunda. Ölçeği, kapasitesi, hacmi büyük firmalar zaten ihracat konusunda yeterli bilgiye sahip. Fakat KOBİ’ler kısıtlı imkânlarla ancak imalat faaliyetleriyle uğraşabildikleri için ihracat hakkında vizyon geliştirebilmiş değiller. Bu açıdan büyük küçük her sektör ve firmaya ihracatın varlığı ve önemi ısrarlı bir şekilde anlatılmalı”
RESİM ALTI. Özlem Sevilmiş TARMAŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Marka olan firma ürünleri ile rekabet edebilecek üretim yapıyoruz.