Makine Sanayii Sektör Platformu (MSSP) üyesi dernek, birlik ve diğer sektörel kurumlarda bayrak değişimi yaşanıyor. Sivil toplum yapılanmalarında görevi devralan...
Makine Sanayii Sektör Platformu (MSSP) üyesi dernek, birlik ve diğer sektörel kurumlarda bayrak değişimi yaşanıyor. Sivil toplum yapılanmalarında görevi devralan yeni yönetimlerin hedef ve beklentilerini aktarmak için yönetim kurulu başkanları ile röportajlar gerçekleştirmeyi sürdürüyoruz. Dergimizin Mayıs sayısında Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Makinaları Üreticileri Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burhan Fırat, derneğin son dönem çalışmalarıyla ilgili bilgi vererek yeni yönetim kurulunun hedeflerine yönelik planlarını aktardı.
Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
Çorum Osmancık’ta 1969 yılında doğdum. İlk ve orta öğrenimini Osmancık’ta tamamladım. 1988 yılında Trakya Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Motor Bölümünden mezun oldum. Araç üstü ekipman sektöründe 25 yıldır çalışmalarımı sürdürüyorum. Uzun yıllar Efe Endüstri firmasının çeşitli kademelerinde görev aldım ve bölge müdürü olduğum dönemde ayrıldım. Akabinde Trenkwalder Ebru Temizlik firmasında yöneticilik yaptım. Bu firmayla hizmet sektöründeki tecrübelerimi artırdım. Sonunda tüm tecrübelerimi bir arada değerlendirebileceğim Profimak’ı kurarak sektörümüze farklı bir anlayışıyla hizmet veriyorum. Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Makinaları Üreticileri Birliği Derneğinde sektörümüzün gelişimine katkıda bulunabilmek için farklı dönemlerde görevler üstlendim. Derneğin nisan ayında gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısında üyelerin takdiri ile tekrar yönetim kurulu başkanlığına seçildim.
ARÜSDER’in sektörünüz açısından önemi nedir? Derneğinizin öncelikli görevleri, misyonu ve vizyonuyla ilgili bilgi alabilir miyiz?
Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Makinaları Üreticileri Birliği Derneği 1999 yılında kuruldu. Taşıyıcı araç, araç üstü ekipman, iş ve inşaat makineleri üretim sektörlerine yönelik faaliyetlerde bulunuyoruz. İlk göreve geldiğim 2010 yılına kadar, sırasıyla Bilal Acar (1999-2003), Hakkı Közleme (2003-2005), Ahmet Kaleli (2005-2007), Ahmet Bazmanoğlu (2007-2010) derneğimizin başkanlığını üstlendi. 2010 yılında ilk kez yönetim kurulu başkanlığına seçildim. 2012 yılında işlerimin yoğunluğu nedeniyle görevi yine sektörün gelişimine büyük emeği geçen Nayim Dereli’ye bıraktım. Nayim Dereli başkanlığındaki yönetim kurulu iki yıllık sürede önemli çalışmalara imza attı. 2015 yılının Nisan ayında ise önümüzdeki üç yılı kapsayacak şekilde tekrar göreve talip oldum ve değerli üyelerimiz tarafından yeniden başkanlığı üstlendim. Hedefimiz yeni yönetim kurulu üyelerimizin de katkılarıyla devraldığımız bayrağı daha ileriye taşımaktır. Derneğimizin kapıları sektörümüzde faaliyet gösteren şasi araç imalatçıları, üst yapımcılar, tedarikçiler ve iş makinesi üreticileri başta olmak üzere herkese açık. Üyelerimiz arasında binek ve ticari olmak üzere her tür taşıtın imalat ve satışını gerçekleştiren firmalar olduğu gibi, sadece yedek parça üreten firmalar da bulunuyor. Sektörümüzde faaliyet gösteren tüm firmalar tüzüğümüze uymak şartıyla derneğimize üye olabilirler. Ana taleplerimiz; yönetim kurulumuzun istediği teknik ve mali bilgileri bizlerle paylaşmaları, görevden kaçmamaları, rekabetten çekinmeden ancak sektörün etik kurallarına da bağlı kalarak faaliyetlerini sürdürmeleridir. Derneklerin en önemli gelir kaynağı olan üye aidatlarının zamanında ödenmesini de son derece önemsiyoruz. Aksi durumlarda firmaları derneğimiz tüzüğüne göre üyelikten çıkarıyoruz. Üyelerimizin üretimlerini geliştirmelerine hizmet etmek, üyeler arasında işbirliği, dayanışma ve bilgi alışverişi sağlamak derneğimizin öncelikleri arasındadır. Bunun yanı sıra üyelerimizin ekonomik, mali, hukuki, idari, teknoloji ve imalatla ilgili ortak sorunlarını çözümleyecek çalışmalar yapıyoruz. Üretim konularındaki sektörel sorunlarını inceleyerek ilgili kurumlara önerilerimizi sunuyoruz. Sektörümüzü temsil edip üyelerimizin hak ve çıkarlarını korumayı amaçlıyoruz. ARÜSDER, oluşturduğu sektör platformu ile üyelerinin sorun ve beklentilerini en hızlı şekilde çözülmesine aracılık ederken, aynı zamanda ulusal ve uluslararası alanda sektörün tanıtımına da katkıda bulunuyor.
Yönetim Kurulu olarak görev süreniz içinde izleyeceğiniz bir yol haritanız var mı? ARÜSDER’in kısa, orta ve uzun vadeli hedefleri neler olmalıdır?
92 üyeden oluşan bir derneğiz. Üyelerimizin 27’si Ankara’da faaliyet gösteriyor. İstanbul ve İzmir’den sonra sırasıyla Kocaeli, Bursa, Konya, Kayseri, Düzce, Bilecik, Zonguldak, Manisa, Muğla, Aydın, Antalya, Yozgat, Çorum, İçel, İskenderun, Gaziantep, Elazığ ve Diyarbakır illerinde de üyelerimiz bulunuyor. Derneğimizde yeni yönetim anlayışıyla ülke genelinde yeni üyelik çalışmalarını sürdüreceğiz. Türkiye’nin her şehirlerinde derneğimizin üyesi olacak özelliklere sahip çok sayıda firma bulunuyor. Üretim adedi ve elde edilen ciro rakamlarına bakılırsa, üyelerimiz sektörümüzün yüzde 90’ını kapsıyor. Türk makine sanayisi özellikle son yıllarda önemli yol kat etti. Hala birçok konuda eksiğimiz olsa da üreticilerimiz daha iyi konuma ulaşmak için fedakarca çalışıyor. Sektörümüzün sorunları makine sanayisinin yaşadığı sıkıntılarla doğru orantılıdır. Çözüm noktasında diğer sivil toplum kuruluşları gibi önerilerimizi her platformda ilgili kamu kurumları ile paylaşıyoruz. Genel Sekreterimiz Gürbüz Gürer’in liderliğinde, Ankara’daki ofisimizde görevli arkadaşlarımız ve 15 üyenin bulunduğu Teknik Komite, üyelerimizden ve sektörden gelen taleplere yanıt vermek için var güçleri ile çalışıyor. Sektörümüz ve üyelerimizin ulusal ve uluslararası ölçekte bilinirliğinin artırılmasına yönelik çalışmalarımız da aralıksız sürüyor. Kapsadığı sektörler gereği yelpazesi en geniş sivil toplum örgütleri arasında yer alan ARÜSDER, gerçekleştirdiği faaliyet ve etkinliklerle özellikle üstyapı sektörünü başarıyla temsil ederek, sektöre ivme kazandırdı. Hedefimiz; Türkiye’nin sektörümüz özelinde Avrupa ve Asya’nın üretim üssü haline gelmesini sağlamaktır. Bunu başarabilmek için çalışmalarımıza hız vermemiz ve özellikle Ar-Ge’ye odaklanarak üretim teknolojimizi geliştirmemiz gerektiğinin farkındayız. Yeni dönemimizde mevcut sorunlarımızın çözümüne odaklanırken üyelerimizin yüksek teknolojilere yönelişini teşvik etmek istiyoruz.
Sektörünüzün yapısıyla ilgili bilgi verir misiniz? Sektörün çözüm bekleyen başlıca sorunları nelerdir?
Türkiye’de araç üstü ekipman üretiminin neredeyse tamamı yerli üretimle yapılabiliyor. Yerli üreticilerimiz, taşıtları işlevsel hale getiren sektörümüzün gelişmesine katkıda bulunurken yurt dışından gelen taleplere de cevap veriyor. Araç ve araç üstü ekipmanlar sektöründe vinçli taşıtlar, itfaiye taşıtları, tamir araçları, beton pompalama taşıtları, arazözler, kar küremeye mahsus taşıtlar, merdivenli veya yükseltilebilen platformlu taşıtlar, traktörler ve özel amaçlı motorlu taşıtlar karoseriler ile römorklar ve yarı römorklar ürün gruplarında yer alıyor. Araç üstü ekipman sektörümüz kaliteli üretimleriyle Avrupa’daki firmalarla yarışabilecek bir konumda yer alıyor. Güçlenen yerli üretimimizle üst yapı sektörünün merkez üssü olmayı hedefliyoruz. Türkiye’de üretilen veya ithal edilen tüm şasi kamyon ve kamyonetlerin tamamı üstyapıya gereksinim duyuyor. Sektör firmalarımızın üretim kapasiteleri ve kalite açısından beklentilere cevap vermesiyle benzeri ürünlerde ithalatın önü kesiliyor. Çöp kasası, yol süpürme, vidanjör, itfaiye, damper, platform gibi birçok ürün ithal edilmiyor. Sadece bitmiş ürünün bazı ara parçaları yurt dışından karşılanıyor. Üyelerimiz içinde imalatının yüzde 30 ile yüzde 50’sini ihraç eden firmalar olduğu gibi, yurt dışından gelen taleplere göre, yeni ihracata başlayan firmalar da bulunuyor. Üyelerimiz özellikle Asya, Ortadoğu, Afrika ve Avrupa ülkelerine ihracat yapıyor. Sektörümüzün en temel sorunu kayıt dışı ve kalitesiz üretimdir. Merdiven altı olarak nitelendirilen üretim, sektörümüzün prestijine zarar verdiği gibi haksız rekabeti artırarak üyelerimizi olumsuz yönde etkiliyor. Rekabet, üretimin olmazsa olmaz unsurudur. Fakat kaliteli ve kalitesiz ürün arasındaki farklarında ortaya koyulması gerekiyor. Zaten dernek olarak amacımız, kaliteli ile kalitesiz üretim yapan sektör oyuncularının aralarındaki farkları gözler önüne sermektir. Bu konuda uzman kurumlarla ve üyelerimiz ile dirsek temasımız devam ediyor. Teknik komitemiz ile öncü ve yol gösterici olmayı hedefliyoruz.
MAKFED üyesi bir dernek olarak federasyonun Türk makine sektörüne neler katacağını düşünüyorsunuz?
Makine sektörünün bir araya gelmesiyle federasyon çatısı altında çok güçlü bir yapı oluşturuldu. Buna paralel olarak önümüzdeki süreçte beklentilerimiz de yükseldi. MAKFED, makine sektörünün gelişmesi, daha iyi noktalara ulaşması için çok önemli bir rol üstlendi. Federasyonumuz mevcut işbirliğini geliştirecek, kalitenin artmasına öncülük edecek ve küresel rekabette ülke sanayimizin daha çok pay alacağı ortamı sağlayacak. Bu birliktelik sektörümüzün gücüne güç kattı. Federasyonumuz sektörün kalite, teknoloji geliştirme ve uluslararası arenada kendisini rekabetçi yapısıyla gösteren ve bunu paylaşarak üyeleri ile ortak bir kültür oluşturacak bir üst yapı olacaktır. Araç ve Araç Üstü Ekipman ve İş Makineleri Üreticileri Birliği Derneği olarak beklentimiz; yerli imalat sanayisinin daha çok güçlenmesi ve gelişmesi için sesimizin ve ürünlerimizin uluslararası arenada daha çok duyurulması ve yer alması için destek olunmasıdır. Gelişen üstyapı ve iş makinesi yerli üretim sanayisinin daha iyi yerlerde olması için işbirliği ortamı oluşmasının sağlanmasıdır.
Sektörünüz ve derneğiniz açısından 2015 yılından beklentileriniz nelerdir?
Sektörümüz açısından 2015 yılının hareketli geçtiği söyleyebilirim. Özellikle seçim arifesinde olmamız bunun en önemli etkenlerinden biridir. Tüm üyelerimizin üretim hatları tam kapasiteyle çalışıyor. Yeni taleplere cevap vermekte zorlanıyoruz. Ancak bu durumun ne kadar sürdüreceği belirsiz. Seçimlerin sonrası taleplerin bir miktar azalacağını düşünüyorum. Yılın ikinci yarısından nelerle karşılaşacağımızı yaşayarak göreceğiz. Üçüncüsünü başarıyla düzenlediğimiz Araç ve Araç Üstü Ekipman Fuarını 2016 yılında uluslararası katılımla gerçekleştirebilmek için şimdiden çalışmalara başladık. Dernek olarak yurt dışı fuarlara katılmayı da sürdüreceğiz. Derneğimize katacağımız yeni üyelerle birlikte, Türkiye genelindeki yaygınlığımızı ve etkinliğimizi artırmak istiyoruz.