Fatih Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünde sunulan eğitimin yapısı, akademisyenlerin niteliği ve sağlanan teknik imkanlardan memnun olduklarını belirten öğrenciler, sanayi...
Fatih Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünde sunulan eğitimin yapısı, akademisyenlerin niteliği ve sağlanan teknik imkanlardan memnun olduklarını belirten öğrenciler, sanayi bölgelerine yakın olan bir üniversitede eğitim görmenin avantajlarından faydalandıklarını düşünüyor. Sürdürdükleri proje çalışmalarında başarılı sonuçlar alan özellikle son sınıf öğrencileri, mezuniyet sonrası kendi şirketlerini kurma planları yapıyor.
RECEP CİHAN
MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ
3. SINIF ÖĞRENCİSİ
“TEORİK EĞİTİM, PROJELERLE DESTEKLENİYOR”
“Fatih Üniversitesi konumu itibariyle sessiz sakin bir yer. Özellikle özgür bir üniversite ortamını güven içinde sunan üniversite olduğu için tercihimi bu yönde kullandım. Küçüklüğümden beri hayalim makine mühendisliği eğitimi almaktı. Bu nedenle fizik dersi ve projelerle yakından ilgiliydim. Eğitim kadromuz oldukça genç, deneyimli ve yurt dışında eğitim alan akademisyenlerden oluşuyor. Öğrenciler arasında ayrım yapmaksızın mevcut imkanlardan maksimum fayda sağlayarak eğitim vermeyi amaçlıyorlar. Bölümümüzde öğrenci sayımız çok fazla olmadığından eğitmenlerimiz bizlere daha fazla zaman ayırıyor. Sadece derslerde değil ders harici zamanlarda da akademisyenlerimizin yanına gidip alan içi veya alan dışı konularda rahatlıkla konuşabiliyoruz. Laboratuvarlarımız daima aktif, isteyen arkadaşlarımız gidip ziyaret edebiliyor. Kendi projesi olanlar projelerini rahatlıkla üniversitenin imkanlarıyla yapabiliyor. Teorik eğitimler kadar pratiğe de odaklı bir sisteme sahibiz. Böylece mühendis adayları için iş yaşamında başarılı olmanın ön şartlarından biri de yerine getiriliyor.”
ÖZGÜN ERKOÇ
MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ
4. SINIF ÖĞRENCİSİ
“BURSLU EĞİTİM OLANAĞI SUNULUYOR”
“Burslu olarak eğitimimi sürdürüyorum. Burslu tercih yapabilmem okulu seçmemdeki en önemli etkendi. Üniversitemizin çok geniş, doğayla iç içe olan göl ve deniz manzaralı, şehir gürültüsüyle kirliliğinden uzak sakin bir yerleşkesi var. Üniversitemizde düzenlenen etkinlikler de son derece renkli geçer. Bu etkinlikler kapsamında Orta Asya, Afrika, Balkanlar ve dünyanın birçok yerinden gelen öğrencilerin yerel giyim tarzları, yemekleri, dansları ve pek çok kültür öğesi hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Bölümümüzde her öğrencinin bir danışman hocası bulunuyor ve akademisyenlerimiz öğrencilerle sürekli bire bir iletişim halinde. Ofis saatleri dışında da iletişim kurabiliyoruz. Eğitimim kapsamında birçok proje çalışma şansım oldu. Son senemizde özellikle Prof. Dr. Nurullah Arslan’ın katkılarıyla akışkanlar mekaniği alanında nümerik ve deneysel çalışmalar yaptık. Biyo- akışkanlar laboratuvarında lazer doppler sistemi ile kardiyovasküler modellemeler simüle edip, akış deneyleri de gerçekleştirdik. Kütüphanemizin altyapısını kullanarak ilgi alanıma yönelik güncel bilgi ve yayımlara rahatça ulaşabiliyorum. Mezuniyet sonrasında yüksek lisans ve doktora yaparak akademik kariyere odaklanmak istiyorum. Aynı zamanda Ar-Ge birimlerinde makine mühendisi olarak çalışabilirim.”
BÜŞRA ARSLAN
MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ
3. SINIF ÖĞRENCİSİ
“GELECEĞE, DOĞRU ADIMLARLA YÜRÜYORUZ”
“Lise yıllarında fizik ve teknolojiye ilgi duyduğum için makine mühendisliği okumak istiyordum. Üniversitemi ise eğitim zihniyeti açısından ufkunu çok açık bulduğum için seçtim. Bunun yanında öğrenci sayısının azlığı ve akademisyenlerin öğrencilerle bire bir ilgilenme imkanı bulması beni etkileyen diğer yönleriydi. Bölümümüzdeki akademisyenlerin projelerinde görev alabiliyoruz. Birlikte çalışma fırsatı hem mühendislik ufkumuz açıyor, hem de pratiğimizi artırmamıza katkıda buluyor. Bölümümüz “Ağaç yaşken eğilir” sözünü eğitimde bir felsefe olarak ele alıyor. Bu felsefe doğrultusunda eğitimcilerimiz geleceğe yönelik doğru adım atmamızı sağlıyor. Ar-Ge’yi özümsemiş, yenilikçi düşünebilen insanlar için kaliteli akademisyenlerle çalışmak büyük bir fırsattır. Akademisyenlerimizin sektörle olan güçlü iletişimiyse sektörü yakından tanıyabilmemizi sağlıyor.”
MEHMET BERKE DÖNMEZ
MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ
4. SINIF ÖĞRENCİSİ
“BİYOMEDİKAL PROJELERİMİZİ HAYATA GEÇİRECEĞİZ”
“Burs olanakları, yerleşkenin güzelliği ve yurt dışı tecrübesi olan akademik kadro Fatih Üniversitesini seçmemdeki en büyük etkenlerdir. Okul hem teorik, hem de pratik açıdan kendimi geliştirmem için gayet uygundu. Yurt dışı tecrübesi olan hocalardan ders alıyor, çalışmak istediğimiz alandaki akademisyenle beraber laboratuvarda çalışabiliyor, projelerde yer alabiliyoruz. Türkiye, farklı alanlarda makine ürettiği gibi ciddi oranda da makine ithal ediyor. Grup olarak Türkiye’de eksik gördüğümüz özellikle biyomedikal alanında projeler hazırladık. Mezuniyet sonrasında bu projeler ışığında şirket kurup endüstriyel üretime geçmeyi, kaliteli ürünler imal ederek Türkiye’nin ithalatını bir nebze azaltmayı amaçlıyoruz. Sanayi kuruluşlarına düzenlenen teknik geziler sayesinde henüz öğrenciyken sanayiyle iç içe olma şansı elde ettik. Tesislerde üretim aşamalarını gözlemliyor, işleyişi öğrenmenin yanında karşılaşılan sorunlar ve ihtiyaçlar doğrultusunda fikir yürütebiliyoruz. Bölümümüzde üretim merkezli farklı çalışmalar ve projeler sürdürüyoruz. İkitelli, Kıraç, Hadımköy, Çatalca, sanayi bölgelerinin ortasında konumlanmış olan üniversitemiz, makine mühendisliği öğrencilerinin sanayiyle sürekli iç içe olmasını sağlıyor. Staj imkanı lisans seviyesindeyken sektörü tanımamıza katkıda bulunuyor. Eğitimim süresince üretime yönelik pek çok proje ve uygulamada görev aldım. Okulumuz, öğrencilerini TÜBİTAK ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teknogirişim ve KOSGEB projeleri hazırlamaya teşvik ediyor. Bu kapsamda ikinci sınıftan itibaren biyo-akışkanlar laboratuvarında bölüm başkanımızın danışmanlığında projeler gerçekleştiriyoruz. Araştırma grubumuzla birlikte TÜBİTAK’a üçüncü nesil yerel bir kalp pompası projesi hazırladık. Ayrıca mezuniyet sonrası projelerimizi endüstriyel açıdan hayata geçirmek için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının Teknogirişim projesi kapsamında şirket kurma başvurusunda bulunduk.”