ÜLKEMİZDE SIKÇA GÖRÜLEN AĞIZ YARALARININ NEDENİ NE OLURSA OLSUN, TÜMÜNÜN ORTAK ÖZELLİĞİ AĞRIYA VE BUNA BAĞLI OLARAK YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜREN SORUNLARA YOL AÇMALARIDIR. HEMEN HER YAŞTA GÖRÜLEN AĞIZ YARALARININ NEDENLERİ GENELLİKLE BASİT TRAVMALAR, BAZI İLAÇLARIN YAN ETKİLERİ, SİGARA VE YOĞUN ALKOL KULLANIMI, YETERSİZ AĞIZ İLE DİŞ BAKIMI GİBİ SORUNLAR OLSA DA UZMANLAR, KİMİ ZAMAN BEHÇET YA DA ÇOĞUMUZUN ADINI İLK KEZ DUYDUĞU LİKEN PLANUS VE PEMFİGUS GİBİ ÖNEMLİ HASTALIKLARIN HABERCİSİ OLABİLECEKLERİNE DİKKAT ÇEKİYOR.
Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Kavak, ağızda oluşan yaralarda mutlaka hekime başvurmak gerektiğine dikkat çekerek, “Aslında her ağız yarasının hekim tarafından değerlendirilmesi gerekiyor. Ancak özellikle ağız yarası 4 haftadan uzun süredir varsa, kısa sürede giderek büyüyorsa ya da ağız yarasına vücutta yaralar eşlik ediyorsa, mutlaka hekime başvurulmalı. Çünkü uzun süren yaraları hekim olmayan kişilerin önerileriyle tedavi etmeye çalışmak, altta önemli bir problem yatıyorsa tedavide zaman kaybına ve bunun sonucunda hastalığın daha fazla ilerlemesine neden olabiliyor.” diyor. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Kavak, ağız yarasına yol açan bazı önemli hastalıkları anlatırken; önemli uyarılarda da bulunuyor.
TEKRARLAYAN AFTLAR
Aftlar, ağızdaki yaraların belki de en sık nedenlerinden biri olup, tek ya da çok sayıda oluşan ve çoğu zaman 7-10 günde iyileşen yaralardır. Aftların çoğunun nedeni tespit edilemese de kötü ağız hijyeni ve çürük dişler önemli etkenler arasında ilk sıralarda yer alıyor. Bazen de kansızlık, vitamin eksiklikleri ve bağırsak hastalıkları gibi birçok faktör tekrarlayan aftlardan sorumlu olabiliyor.
BEHÇET HASTALIĞI
Ağrılı aft ile uyumlu ağız ülserleri, Behçet hastalığının en sık görülen belirtilerinden birini oluşturuyor. Hastalık, tekrarlayan aftlar dışında genital yaralar, göz problemleri ve deride farklı problemlerle sinyal veriyor. Prof. Dr. Kavak, iç organlarda tutulum yapabildiği için Behçet hastalığına erken tanı konulmasının çok önemli olduğunu belirterek, “Behçet hastalığı ülkemizde diğer ülkelere göre daha sık görülüyor. Bu nedenle tekrarlayan aftı olan her hastanın Behçet hastalığı açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Ancak bu durum her aft hastasında Behçet hastalığı olduğu anlamına da gelmiyor.” diyor.
UÇUK
Uçuk, dünyada çok sık görülen ve dudak ya da ağız içinde yaralarla seyreden bir virüs hastalığıdır. Genellikle aynı yerde yılda birkaç kez tekrarlayan uçuklar, güneş yanıkları, ateşli hastalıklar, stres ve bağışıklığın azalması gibi durumlarla birlikte görülebiliyor; bir hafta içinde problemsiz iyileşiyorlar. Ancak çok sık tekrarlayan ya da şiddetli seyreden hastalarda daha farklı tedavi yaklaşımına ihtiyaç duyulabiliyor.
TRAVMATİK ÜLSERLER
Bazen kırık bir diş ağızda iyileşmeyen yaraya yol açabiliyor. Bu durumda yaranın değil, öncelikle dişin tedavisi önem arz ediyor çünkü diş düzeldiğinde yara da kendiliğinden iyileşiyor.
LİKEN PLANUS
Liken Planus; mor-pembe renkli deri döküntüleriyle seyreden kaşıntılı bir deri hastalığıdır ve bazen ağız yaralarıyla da seyredebilir. Prof. Dr. Kavak, bu hastalığın ağızda geliştiğinde yıllarca sürebilen ve ağrılı olabilen derin yaralara neden olabildiğini vurgulayarak, “Ağızdaki yaralar genellikle; dil veya yanakların iç kısmında beyaz yaralar, bazen de ülser şeklinde oluşuyor. Hastaların uzun süreli takibi ve sigara kullanmamaları önem taşıyor. Aksi halde nadir de olsa ağız içinde kanser gelişebiliyor. Derideki liken planus ise genellikle problemsiz bir şekilde birkaç yılda iyileşiyor.” diyor.
PEMFİGUS
Pemfigus; ağızda kalıcı yara ile başlayıp, ardından deride içi su dolu kabarıklıklar ve yara oluşumuyla ilerleyen bir deri hastalığıdır. Bu hastalığın belirgin özelliği ise uzun süre iyileşmeyen ağız yaraları şeklinde başlaması, ardından genellikle saç derisinde, yüzde ve gövdede oluşan sulu yaralar şeklinde deriye yayılmasıdır. Prof. Dr. Kavak, pemfigusun erken dönemde tedavi edilmediğinde tüm vücuda yayılabileceği; böylece enfeksiyonlar ve beslenme problemleri başta olmak üzere ölümcül problemlere yol açabileceği uyarısında bulunarak, “Bu nedenle hastalığın uzun süreli takibi ve tedavisinin aksatılmaması çok önemli.” diyor.
AĞIZ KANSERİ
“Ağız kanseri, ağızda büyüyen kabarıklıklar ya da yaralarda kesinlikle unutulmaması gereken bir hastalıktır.” uyarısında bulunan Prof. Dr. Kavak, şöyle devam ediyor: “Sigara ve yoğun alkol kullanımı, ağız kanserinin en önemli nedenlerinin başında geliyor. Erken teşhis konmadığında kötü seyreden ağız kanseri, maalesef ölümle sonlanabiliyor. İyi ağız bakımı, düzenli diş hekimi kontrolleri, ağızda çürük diş ve diğer problemlerin uygun tedavisi, kanser gelişimini önleyen diğer önlemler arasında yer alıyor.”