ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRMENİN KISA HALİ OLAN AR-GE KAVRAMININ ARAŞTIRMA KISMI, BİLİNMEYEN BİR ŞEYİN ÖĞRENİLMESİNE YÖNELİK YÜRÜTÜLEN TÜM BİLİMSEL ÇALIŞMALARI ANLATIR. GELİŞTİRME KISMI İSE MEVCUT BİR BİLGİNİN VEYA YENİ BİR TEKNOLOJİNİN YENİDEN DÜZENLENEREK DAHA İYİYE DOĞRU YÖNLENDİRİLMESİ FAALİYETİ OLARAK TANIMLANIYOR. HANGİSİ OLURSA OLSUN, HER KOŞULDA İŞLETMELERİN REKABETÇİ AVANTAJ KAZANMALARINDAKİ ÖNCELİK OLMAYA DEVAM EDEN AR-GE FAALİYETLERİNİN SEKTÖRLER BAZINDA ANALİZ EDİLMESİ, İLGİLİ SEKTÖRÜN POZİSYONUNUN ANLAŞILMASI AÇISINDAN DA ÖNEM ARZ EDİYOR.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından her yıl açıklanan “Sanayi Hizmet Kuruluşları Araştırma Geliştirme İstatistikleri” verilerini kullanarak yapacağım analizlerin amacı, makine sektörünün Ar-Ge performansını göreli olarak ortaya koymak olacak. Mutlak değer olarak artan Ar-Ge harcamalarının gerçek gelişimini, özel sektör tarafından yapılan tüm harcamalar içinde makine sektörünün payındaki değişimi gözlemlemek suretiyle ortaya koyabilme imkânına sahibiz. Bunun için, öncelikle “Cari Ar-Ge Harcamaları” üzerinde durabiliriz. Cari Ar-Ge harcamaları, personel harcamaları ve personel dışı diğer cari harcamalardan oluşur. Buna göre, Grafik 1'in cari Ar-ge harcamaları verilerinden görüleceği üzere, makine sektörünün özel sektör tarafından yapılan cari Ar-Ge harcama toplamından aldığı pay 2011- 2012 yıllarında zirve yaptıktan sonra 2015 yılından itibaren artışa geçmiş, 2018’de yüzde 4,7’yi gördükten sonra 2019’u yüzde 4,4 ile kapatmış. İkinci olarak, “Ar-Ge Yatırım Harcamaları” da incelenebilir. Ar-Ge yatırım harcamaları ise firmaların Ar-Ge programlarında kullanılan sabit varlıklarla ilgili yıllık brüt harcamalarını ifade ediyor. Yine Grafik 1'de, makine sektörünün özel sektörün cari Ar-Ge harcamaları ve Ar-Ge yatırım harcamalarından aldığı payı birlikte de inceleyebiliriz. Yatırım Ar-Ge harcamalarının payı, cari Ar-Ge harcamalara göre çok daha hareketliyken, aynı zamanda söz konusu iki harcama türünün ters yönlü hareket ettiği de anlaşılıyor. Küresel finansal kriz sonrasında, makine sektörünün Ar-Ge yatırım harcamalarındaki en keskin düşüş 2018 yılında yaşanmış. 2018 yılı haricindeki diğer yıllarda Ar-Ge yatırım harcamaları, cari Ar-Ge harcamalara göre oransal olarak daha yüksek gerçekleşmiş görünüyor. Bir sonraki başlığımız, “Dâhili Ar-Ge Personel Harcamaları” ve “Diğer Cari Ar-Ge Harcamaları” olacak. Dâhili Ar-Ge personel harcamaları, yıllık ücret ve maaşlarla ilgili maliyetleri ya da prim ödemeleri, tatil ödemeleri, emeklilik fonuna yapılan katkılar ve diğer sosyal güvenlik ödemeleri ile bordro vergileri gibi ek ödemeleri kapsarken, diğer cari Ar-Ge harcamaları ise belirli bir yıl içinde Ar-Ge çalışmalarını desteklemek için satın alınan materyalleri, sarf malzemelerini ve ekipmanı içeriyor.

Burada alt kırılımlar bazında cari Ar-Ge harcamalarının incelenmesi de mümkün. Cari Ar-Ge harcamaları, Ar-Ge personel harcamaları ve diğer cari Ar-Ge harcamaları olmak üzere iki kısımdan oluşurken, Grafik 2’ye göre her iki harcama da birbirine paralel hareket ediyor ve 2015 yılından bu yana yükseliş gösteriyor. 2019 yılında kısmi bir gerileme söz konusu olsa da geriye dönük hareketli ortalamaya göre son beş yıldır performansta bir iyileşme olduğunu söyleyebiliyoruz. Benzer şekilde, “Ar-Ge için Makine ve Teçhizat Harcamaları” ile “Ar-Ge için Sabit Tesis Harcamaları” da inceleme alanımızda olacak. Makine ve teçhizat harcamaları, Ar-Ge araştırmalarında kullanılmak üzere edinilen ana araç ve ekipmanları kapsarken, sabit tesis harcamaları ise Ar-Ge için edinilen örneğin test arazilerini, laboratuar alanlarını ve pilot tesisler ile önemli iyileştirmeler, değişiklikler ve onarımlar dâhil olmak üzere inşa edilen veya satın alınan binaları içerir. Grafik 3’te de görülebileceği üzere, sabit tesise göre makine ve teçhizat harcamaları daha yüksektir. Her iki harcama türü de 2015 yılı sonrasında oransal olarak düşüş gösterirken, makine ve teçhizat harcaması 2019 yılında kısmi bir yükseliş göstermiş. 2015 yılı sonrasındaki makine ve teçhizat harcamasındaki gerileme ise daha fazla göze çarpıyor.


Sonuç olarak, makine imalatı sektörünün göreli Ar-Ge performansında yatırım Ar-Ge harcamaları azalırken cari Ar-Ge harcamalarında 2015 yılı sonrasında bir artış görüldüğü söylenebilir. Ancak bu performans yeterli değildir. 2011-2012 yılları ile karşılaştırıldığında, son veri dönemi olan 2019 yılında makine sektörünün özel sektör içindeki konumunun olması gerekenin gerisinde olduğu anlaşılıyor. Benzer bir durum Grafik 4’te görülebilecek Ar-Ge personeli sayısına ilişkin grafikten de takip edilebilir: 2015 yılı sonrasında artış görülse bile 2011-2015 döneminde azalan oranlar nedeniyle 2011 yılındaki oranlar halen yakalanamıyor. Bu değerlendirme, küresel finansal kriz sonrasındaki 10 yılın özeti olarak görülebilir. Sonuç ise makine imalatı gibi ekonominin kabuk değiştirmesinde öncü rol oynayan, teknolojik sıçramada belirleyici bir sektörün Ar-Ge performansını arttıracak her adıma, her tedbire sektörün tüm olumsuz ekonomik koşullara rağmen ihtiyacı olduğudur.