SAĞLIKSIZ BESLENME, HAREKETSİZ YAŞAM, SİGARA, STRES VE FAZLA KİLO DERKEN GÜNÜMÜZDE KALP HASTALARININ SAYISI ARTIYOR. ARTIK GENÇ YAŞLARDA DA KAPIYI ÇALAN KALP HASTALIKLARI YAŞAM KALİTESİNİ CİDDİ ORANDA DÜŞÜRÜRKEN, BÜTÜN DÜNYADA ÖLÜM NEDENLERİ ARASINDA İLK SIRADA YER ALIYOR. ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ ATAKENT HASTANESİ KARDİYOLOJİ UZMANI PROF. DR. AHMET KARABULUT, AYLARDIR TÜM DÜNYAYI SARSAN COVID-19 SALGININDA EN RİSKLİ GRUPLARIN BAŞINDA KALP DAMAR HASTALIKLARININ YER ALDIĞINI BELİRTEREK, SOSYAL MESAFE, MASKE VE HİJYENİN YANI SIRA SAĞLIKLI YAŞAM TARZI İLE SALGINDAN KORUNMANIN MÜMKÜN OLACAĞINI SÖYLÜYOR.

Ülkemizde her iki kişiden birinin kalp ve damar hastalıklarından hayatını kaybettiğini, kalp hastalıkları riskini azalttığı gerekçesiyle “bitkisel” adı altında takviye gıdalara son zamanlarda bilinçsizce yönelim olduğunu belirten Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Karabulut, bunların fayda yerine zarar verebildiği uyarısında bulunurken, kalp sağlığında etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış besinleri anlatıyor ve önerilerde bulunuyor.

OMEGA-3

Kalp ve damar dostu takviye gıdaların başında Omega-3 geliyor. Kolesterol düşürücü etkisi de olan Omega- 3’ler düzenli tüketildiğinde kalp hastalığı gelişimini ve kalp krizi riskini düşürüyor. Hayvansal Omega-3 kaynaklarının başında balıklar geliyor. Özellikle somon, uskumru, hamsi, istavrit, sardalya ve ton balığının Omega-3 seviyesi oldukça yüksek. Günlük 4 gram Omega-3 alımı için, cinsine göre değişmekle birlikte, ortalama 150 ila 250 gram balık tüketmek gerekiyor. Ancak balığın pişirilme şekli Omega-3 seviyesini çok etkiliyor; tavada yağda kızaran balık yerine ızgara ve fırınlanmış balık tercih edin. Bitkisel Omega-3 kaynaklarının başında ise ceviz, badem, fındık, lahana, semizotu, ıspanak ve soya fasulyesi gibi besinler geliyor. Prof. Dr. Ahmet Karabulut “Omega-3 içerikli besinleri düzenli tüketmek gerekir. Vegan ya da vejetar- yen beslenen kişiler mutlaka hayvansal Omega-3 takviyesi almalı. Hekiminize danışmadan gelişigüzel Omega-3 takviyesi almayın.” diyor.

D VİTAMİNİ

D vitamini vücut yapımız için son derece önemli bir vitamin olup, birçok farklı hücrenin sağlıklı kalmasında kritik rol oynuyor. D vitamini eksikliğinde başta kemik yapısında bozulma olmak üzere birçok hastalık yüzdesinde artış olurken, insanlarda beklenen ömür süresi de kısalıyor. D vitamininin kalp sağlığı üzerinde de olumlu etkileri var. Yeterli seviyedeki D vitamini kalp krizi ve kalp yetersizliği riskini azaltırken, tansiyonu düzenliyor. Kritik düzeyde D vitamini düşük olanlarda ise kalp krizi riski ikiye katlanıyor. D vitamini en rahat güneşlenmeyle alınabildiği için sonbahar ve kış döneminde D vitamini eksikliği gelişebiliyor. D vitamini içeren başlıca besinler arasında somon, sardalya, uskumru gibi yağlı balıklar; yumurta sarısı, süt ve yoğurt, lifli tahıl ürünleri ile et ve portakal suyu yer alıyor. Güneşle vücutta üretilen D vitamini etkisi iki aya kadar devam edebilirken, dışardan takviye olarak alınan D vitamini etkisi genelde iki haftada kayboluyor. Prof. Dr. Karabulut “Takviye D vitamini bu şartlar göz önünde bulundurularak doktor tavsiyesine göre alınmalı. Besinlerle alınan D vitamini genelde tek başına günlük ihtiyacı karşıla- mıyor. Bu nedenle sonbahar ve kış döneminde D vitamini takviyesini ilaç olarak almak gerekli. Ancak kişiler mutlaka kan düzeylerine baktırmalı ve doktor önerisi ile tedaviye başlamalı.” diyor.

NİTRİK OKSİT

Kalp ve damar sağlığını doğrudan etkileyen bir başka madde olan nitrik oksit salımıyla damarlarda genişleme olup, kan basıncı düşüyor. Damar sertliğinin başlangıcındaki ana mekanizmalardan biri, hücrelerin nitrik oksit salma yeteneklerini yitirmesi! Nitrik oksit dışarıdan doğrudan alınmıyor. Balık, et, hububat, kuruyemiş gibi gıdalarda bulunan arjinin ve sitrulin aminoasitleriyle özellikle koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan nitrat, vücut içerisinde nitrik oksite dönüşerek olumlu etki yapıyor. Meyvelerin yapısında bulunan ve güçlü bir antiok- sidan olan flavonoidler de nitrik oksit salımını arttırıyor. Nitrik oksiti arttıran takviye gıdalar fazla kullanıldığındaysa mide ve bağırsak düzeni bozulabiliyor. Bu nedenle bu takviyeler doktor önerisine göre alınmalı. Takviye gıdaların yanında C vitamini, E vitamini, glutatyon gibi antioksidanlar ve düzenli egzersiz de vücuttaki nitrik oksit üretimini arttırıyor.

MAGNEZYUM

Vücut için oldukça önemli bir mineral olan ve kan basıncını düzenleyen magnezyum, birçok hücresel faaliyette görev alıyor; iltihabi reaksiyonu bas- kılıyor. Magnezyum düşüklüğü özellikle kalp üzerinde olumsuz etki gösterebiliyor, damar sertliğinin ilerlemesini hızlandırıyor ve ciddi ritim bozukluklarına yol açabiliyor. Magnezyum birçok gıda ile alınabilir. Kabak çekirdeği, ıspanak, avokado, somon ve ton balıkları, bitter çikolata magnezyum açısından zenginken, Prof. Dr. Karabulut “Gıdalarla yeterli magnezyum alamayan kişilerin doktor tavsiyesine göre magnezyum takviyesi alması faydalı olacaktır.” diyor.

KOENZİM Q10

Özellikle kasların metabolizmasında yer alan, antioksidan etkiye sahip bir vitamin türevi olan Koenzim Q10, hücrelerin enerji üretimi ve hücrelerin sağlıklı kalmasında yardımcı bir maddedir. Damarların sağlıklı yapıda kalmasına yardımcı olurken kan basıncını düşüren Koenzim Q10, özellikle kolesterol ilaçlarına bağlı gelişebilen kas yorgunluğunu da azaltır. Koenzim Q10 birçok gıdada az miktarlarda bulunur. Sardalya ve ton balığı, tahıllar, dana eti, soya yağı ve yer fıstığında daha fazla bulunan Koenzim Q10 için Prof. Dr. Karabulut, “Yaş arttıkça vücuttaki Koenzim Q10 üretimi azalıyor ve dışarıdan alınan takviye önemli hale geliyor. Takviye olarak önerilen günlük doz ortalama 100 mg civarındayken, kullanmadan önce mutlaka hekiminize danışmalısınız.” diyor.

ZERDEÇAL

Curcumin olarak da bilinen bir baharat türü olan zerdeçal, antioksidan etki yanında kanı sulandırarak kalp ve damar sağlığına da katkı sağlıyor. İltihabı baskılayıcı etkiye sahip zerdeçal aynı zamanda oksitlenmiş kötü kolesterol seviyesini azaltarak damar sağlığını koru-
yor. Zerdeçal, karabiber ve yemeklerle birlikte tüketildiğinde bağırsak emilimini arttırıyor ve etkisi daha belirgin hale geliyor. Bir çay kaşığı zerdeçal yaklaşık 200 mg aktif madde olan curcumin içerirken, Prof. Dr. Karabulut “Kalp ve damar hastalıklarında doktor tavsiyesine göre ek zerdeçal takviyesi uygulanabilir. Ancak zerdeçal kanı sulandırdığı için, kan sulandırıcı ilaç kullananlar temkinli olmalı. Yine tansiyon düşürücü ilaç kullananların da mutlaka hekimlerine danışmaları gerekir. Aksi halde fayda yerine zarara yol açabilir.” uyarısında bulunuyor.